27 Şubat 2022 Pazar

Bill Gates ile çiçekli günlere mi, Çiçek hastalığı

   Bill Gates ile ilgili başka analiz yazısı yazmayacağımızı söylemiştik, Aralık ayındaki bu yazımızda. Çünkü toplam 8 yazı yazmıştık, artık yeter demiştik. Herkes o yazıları okuyup, kendi değerlendirmesini yapar diye düşünmüştük. Ama şimdi yine yazma kararı aldık, çünkü bu sefer bazı konulardan bahsetmiş. Konu bize göre geleceğimizin büyükleri olan, çocuklarımız üzerine. Peki Bill Gates nelerden bahsetmiş önce onlara bakalım, sonra analiz yazımızı yazmaya başlayalım.

   BİLL GATES'İN BAHSETTİKLERİ

- Çiçek hastalığı biyolojik silah olarak kullanılabilir

- Devletler gelecekte pandemilere karşı ar-ge için, on milyarlarca dolar para harcamalıdır. Amerika ve İngiltere bunun bir parçası olmalıdır. Böylece grip ve soğuk algınlığının ortadan kaldırılmasına ön ayak olunabilir

- Mikrop tatbikatlarını yapacak Dsö bünyesindeki pandemi güçleri için, yılda 1 milyar dolar gerekecektir.

- Bu mikrop tatbikat güçleri, ülkelerin havaalanlarına yönelik olabilecek çiçek hastalığı saldırıları gibi, biyoterörizm olaylarına karşı, ülkeleri hazırlayabilir.

- Aşılar kolunuza yapıştırılan bir bant haline getirilebilir

- Ar-Ge aşıları ucuzlatabilir, büyük fabrikalar kurularak

- İleride bir salgın daha yaşayacağız. Bu yeni pandeminin büyük olasılıkla, koronavirüs ailesinden farklı bir patojenden kaynaklanabilir.

- Doğru yatırımlar şimdiden hükümetler tarafından yapılmalıdır

   Burada Bill Gates bir ''çiçekten'' bahsetmiş. Bu çiçek nedir, ne değildir önce onlara bakalım. Sonra analiz yazımıza başlayacağız. Bizim bildiğimiz su çiçeği hastalığı var günümüzde, birde 76 yıl önce (1946) biten çiçek hastalığı salgını vardı. Şimdi bunlardan kısaca bahsedelim.

Çiçek Virüsü
Çiçek Virüsü

  SU ÇİÇEĞİ HASTALIĞI HAKKINDA (Chicken pox)

   Su çiçeği hastalığının büyük kısmı 6 yaşına kadar olan çocuklarda, belli kısmı okul çağındaki çocuklarda ve çok az bir kısmı ise büyüklerde görülür. Belirtileri ateş, halsizlik, iştahsızlık, baş ağrısı ve hafif karın ağrısıdır. Bu hastalığın temelinde bir virüs (varisella zoster) vardır. 

   Genelde kendiliğinden iyileşir, bir kez geçiren hayat boyu bağışıklık sağlar. Aşı yapılınca vaka sayısında azalma olmuştur. Belirtisi su dolu döküntülerdir, başta saydam gibidir sonra ise bulanık bir hâl alırlar. Kaşıntı yapar, kaşınmamalıdır. Kaşınırsa mikrop kapıp, ciltte lekelere ve apselere sebep olabilir. Vücut gövdesinden başlayarak yüz ve saçlara kadar görülebilir. Döküntü sayısı 250 ile 500 arası değişebilir. 

   Bulaşıcı olabilir o yüzden hasta, bünyesi zayıf kişilerden uzak tutulmalıdır. Hastalık geçene kadar başkaları ile görüşmemesi gerekir. Hasta olan kişiden başkalarına, solunum yoluyla veya derideki kabarcıkların içindeki sıvıyla temas edilmesi sonucu bulaşmaktadır.

   Günlük banyo yapılabilir. Banyo yaparken lifle kese yapılmamalıdır. Ateş düşürücüler kullanılabilir, ama aspirin kullanılmaz. Kaşıntı giderici kremler kullanılır. Aşı yaptırılırsa koruma artar.

Su Çiçeği
Su Çiçeği

   ÇİÇEK HASTALIĞI HAKKINDA (Smallpox)

   Bu hastalık variola isimli bir virüsten oluşmuştur. En son salgın 1946 yılında olmuştur, bireysel olarak ise en son 1977 yılında görülmüştür. Çiçek hastalığında kabarcıkların kendine özgü bir görünümü vardır ve daha derindir, ölümlü sonuçları olabilir. Çiçek hastalığının belirtileri üşümeyle beraber titreme, mide bulantısıyla beraber kusma, yüksek ateş, baş ağrısı, vücut ağrısı ve halsizliktir. 

   El, kol, yüz, ayak ve bacaklarda görülen bu hastalık zamanla boğazda yaralar şeklinde de görülebilir. İyileşmesi 2-3 haftayı bulabilir.

   Hapşırma, öksürme ve konuşma gibi solunum yolundan çıkan damlacıklarla bulaşır. Vücuttaki kabarcıkların içindeki sıvı ve kabarcığın dışındaki kabuklara birileri temas ederse, bunlara da bulaşabilir. O yüzden hasta olan kişi kendini etraftan izole etmelidir. 

   Bu hastalığa yakalananlar bağışıklık sistemini güçlendirici gıdalar almalıdır. İlk 3 günde aşı olursa korunur. Erken teşhis ve tedavi önemlidir. FDA tarafından onaylanan bir antiviral ilaç vardır (tecovirimat) 

Çiçek Hastalığı
Çiçek Hastalığı

ÇİÇEK HASTALIĞI ile SU ÇİÇEĞİNİN FARKI 

   Bu iki hastalık ismen benzese de birbirlerinden farklıdır. İkisinde de deride döküntüler olur ama çiçek hastalığı daha ciddi ve ağır geçer. Ayrıca çiçek hastalığında görülen kabarcıkların kendine özgü bir görünümü olup, daha derindir.

BİLL GATES'İN BAHSETTİKLERİNDEN BİZİM ANLADIKLARIMIZ

   Evet bahsedilenleri ve iki hastalık hakkındaki detayları okudunuz. Şimdi analizimizi yazmaya başlayabiliriz. 

   2010 ve 2015 yıllarındaki seminerlerinde adeta günümüzdeki Korona virüs hastalığını olacakmış gibi anlatan ve bunu görsellerle bizlere gösteren Bill Gates, şimdi bunları diyorsa artık bizim 2 kere değil, 10 kere düşünmemiz gerekir. Bizler üzerimize düşeni yaparak düşündük ve aklımıza gelen bazı deli soruları yazmak istedik. Sizlerde soruları okuyup cevaplarını düşünerek, kararınızı verirsiniz.

AKILDA yine DELİ SORULAR

- Öncelikle Sayın Gates, siz Kâhin misiniz? Her şeyi nerdeyse birebir biliyorsunuz.

- Eğer Kâhin iseniz, Afrika başta olmak üzere yıllarca açlık içinde yaşayan insanlara bugüne kadar niçin servetinizden direkt NAKİT PARALAR vermediniz?

- Eğer Kâhin değilseniz, bunları nereden biliyorsunuz?

- Su Çiçeği ile Çiçek Hastalığından % 50-50 alınıp, ''Çiçek Virüsü'' denilecek bir hastalık mı planlanıyor dünyada ?

- Tam adı ne olacak sizce, Çiçek virüsü mü? (Smallpox virus) , yoksa çiçek...?...

- Eğer bu çiçek virüsü doğal olacaksa, kesinlikle bunu bilemezsiniz. Biliyorsanız bu yapay virüs mü ?

- Eğer yapay virüs ise, kimler planlıyor bunu ?

- Bunu planlayanlarla ticari bağlantılarınız var mı ?

- Var ise nasıl bir ortaklığınız var ?

- Su çiçeği genelde çocuklarda görülür ve aşı yapılırdı. Korona virüste milyarlarca büyük insan aşı oldu, ama çocuklar olmadı. Aşı olmayan çocukları da aşılamak için, bu yapay çiçek virüs mü ortaya çıkarılacak ?

- Çiçek virüsü için yatırımlar yapıyor musunuz ?

- Yapıyorsanız başta aşı ve neler üzerinedir ?

- Aşı çalışması yapmayı düşünüyorsanız bunu korona virüste olduğu gibi, mRNA teknolojisi ile mi planlıyorsunuz ?

- Bu mRNA aşı sevdanızın sebebi nedir? Siz normalde bilgisayar uzmanısınız ya, o yüzden merak edip sorduk. 

- Bildiklerinizi dünya halkı ile paylaşmayı düşünüyor musunuz ?

- Tarih tekerrürden mi ibarettir? En son 1946 yılında çiçek hastalığı salgını olmuştu, 1977'den sonra ise doğal yollar ile kimsede görülmemişti.

- Bu hastalıkla insanların işlerine gitmesini engelleyip, üretimi azalttırıp, dünyada kıtlık mı oluşturacaksınız ?

- Bu bahsettiğiniz hastalık 2028 yılında mı vizyona girecek. Niçin bu yıl olabileceğini aylar önceki bu yazımızda yazmıştık.

- Bu çiçek hastalığında ilk 3 günde aşı olunursa koruma olur. Dolayısı ile aşırı şekilde aşıya talep olur. Bu pazarlamanızın bir parçası mıdır? 

- Gelelim can alıcı sorumuza. Bu çiçek virüsünün YAPAY ET projesi ile alakası var mı?

- Hayvanlara bu virüs bulaşıp, hayvanlar telef edilerek milleti teşviklerle (ucuz yapay etler piyasaya sürerek) yapay etlere mi yönlendireceksiniz?  

- Bu yapay etleri başarırsanız, hedefiniz Kurban Bayramı'nda Müslümanların kurban kesmesine ne gerek var sözünü, söylemek mi olacak? (Bu analizi dünyada ilk yazan biziz, bizden önce yazanı görmedik 13 ay öncesinden. Bu yazımızı tekrar okumak isteyenler için linkimiz şudur. )

- Hükümetler olabilecek pandemi durumlarına  hazırlansın, kurulabilecek pandemi güçlerine milyonlarca dolar ödesin demekle, bir bakıma hükümetlere şantaj yapmış olmuyor musunuz ? 

- Yani parayı verirsen salgın senin ülkene gelmez ama vermezsen çekeceğin var der gibi, haksız mıyız?

Çicek
Çiçek

   Şimdilik bu kadar soru yeter diyelim. Zamanla lüzum görürsek yeni bir konu daha yazıp, ilave başka sorularda yazımıza ekleriz.

   Bir yazımızın sonuna daha geldik. Başta dediğimiz gibi Bill Gates ile ilgili başka yazı yazmayacaktık. Ne hikmetse ! dedikleri çıkan Bill Gates'in bu sözlerini kulak ardı edemezdik. O yüzden araştırıp, 3 boyutlu  düşünerek yazdık. Resimlerden de gördüğünüz gibi bu çiçek hastalığı, insanı görüntü itibari ile ürperten bir hastalıktır. Bu hastalık, eğer birileri tarafından yapay olarak planlanıyorsa bize düşen görev, önce Devletlerin buna karşı önlem alması için destek olmaktır. Böylece devletlerde bunu planlayanlara karşı hesap sormalıdır.

   Biz bireyler olarak üzerimize düşen ise Allah'a dua etmektir, onlara fırsat vermesin diye. Eğer böyle planları yapanlar varsa, Allah onlara tuzakların en büyüğünü kurup, planlarını onların başlarına geçirsin diye bol dua edelim, Allah'a yakaralım. 

   Hiç kimse dünyanın huzurunu bozamaz, bozmaya da fırsat vermeyelim. Bu iş bireysel değil, birliktelik ile olur dünyada. Birlikten her zaman kuvvet doğar, bunu asla unutmayalım hayatımızda. Bizden yazması sizden ise önce okuyup sonra  başkalarına göndererek, onların da okumasını sağlamanızdır. Başka bir yazımızda daha tekrar görüşmek üzere herkese Saygılar...



NOT 1: Bu yazımızı 2022 şubatta hazırlamıştık. Bugün 15 ağustos 2024 ve Dünya Sağlık Örgütü dünyada maymun çiçeği virüsü görüldü deyip, acil durum ilan etme kararı aldıklarını duyurdular. 




   Kaynaklar ve etiketler; wwwsaglikgovtr, wwwgooglecom, trcooltextcom, wwwpngwingcom, KITLIK, bill gates çiçek hastalığı, BİLL GATES İLE ÇİÇEKLİ GÜNLERE Mİ, çiçek hastalığı, ÇİÇEK HASTALIĞI, smallpox virus, maymun çiçeği virüsü nedir, maymun çiçeği nedir, maymun çiçeği görüntüsü, maymun çiçeği salgını, monkeypox, monkey pox, maymun virüsü belirtileri, maymun virüsü nasıl bulaşır, maymun virüsü öldürür mü, maymun çiçeği virüsü belirtileri, maymun çiçeği virüsü nasıl bulaşıyor, ANALİZLER, kıtlık 

19 Şubat 2022 Cumartesi

28 Şubat demokrasiye vurulan darbe, Postmodern darbe

    28 şubat 1997,  Türkiye gibi büyük bir Devlet için yaşanmaması gereken bir gündür o gün. Bu tarihte doğan bir bebek şu an üniversiteyi bitirmiş ve iş hayatına atılmış bir gençtir, o günleri hiç hatırlamıyor. Sadece televizyon ve internetten araştırarak, bilgileri öğrenmiştir. Şeyh Edebali'nin bir sözü vardır;

'' Geçmişini bilmeyen, geleceğini de bilemez. Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki, nereye gideceğini unutmayasın''

   Evet ne güzel söylenmiş bir söz. Bizim bu yazıyı yazmamızdaki amacımız ise, geçmişi iyi öğrenmek, ona göre geleceğe sağlam adımlarla yürüyebilmektir.

   Biz o gün olanları kısaca yazalım, sonra analiz yazımıza başlayalım.

28 Şubat
28 Şubat

   Tarih 28 Şubat 1997 idi. O gün uzun bir Milli Güvenlik Kurulu toplantısı yapılmıştı. Toplantıya hükümetten Başbakan Necmettin Erbakan, Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller ve yetkili Bakanlar katılmıştı. Bu toplantı sonunda öyle kararlar açıklandı ki, adeta post modern bir darbe yapılmıştı hükümete, medya üzerinden. Kararları Başbakan imzalamadı o gün.

   ALINAN BİLDİRİDEKİ KARARLARDAN BAZILARI KISACA ŞÖYLEYDİ;

- Tarikatlara bağlı okul ve yurtlar devletin yetkili organlarınca denetim altına alınmalıdır

- 8 yıl kesintisiz eğitim, tüm yurtta uygulamaya konulmalı

- Kuran kursları Milli Eğitim Bakanlığının sorumluluğu ve kontrolünde olmalı

- Yurdun değişik yerlerinde yapılan dini tesisler gündemde tutularak, belli çevrelere mesaj vermek amacıyla siyasi istismar konusu yapılmamalı

- 677 sayılı yasa ile men edilmiş tarikatların ve bu kanunda belirtilen tüm unsurların faaliyetlerine son verilmelidir

- İrtica nedeniyle askeriyeden çıkarılan personeller istismar edilerek TSK'yı dine karşıymış gibi göstermeye çalışan bazı yayın organlarının yayınları kontrol altına alınmalıdır

- Tsk'dan ilişiği kesilen personeller diğer kamu kurum ve kuruluşlarında istihdamına imkan verilmemelidir

- Aşırı dinci kesimin faaliyetleri yasal ve idari yollarla engellenmelidir

- Belediyeler yasasına aykırı olarak sergilenen olayların sorumluları hakkında gerekli yasal ve idari işlemler kısa zamanda sonuçlandırılmalı

- Kıyafetle Türkiye'yi çağdışı bir görünüme sevk edecek uygulamalara mani olunmalı

- Kurban derileri rejim aleyhtarı örgüt ve kuruluşlar tarafından toplanmasına mani olunmalı

- Ülke sorunlarının çözümünü ümmet kavramı bazında ele alan girişimler yasal ve idari yollardan önlenmelidir

   Kararların kısa özeti bu şekildeydi. Peki o günlerde söylenen bazı sözler vardı. Birde onlara bakalım.

   O GÜNLERDE SÖYLENENLER;

- Sincan'da demokrasiye balans ayarı yaptık

- 28 şubat bin yıl sürecek

- Gerekirse silah bile kullanırız

- Beceremediniz artık bırakın

- Rektörler uyardı

   Bu kararlar ve söylenen sözlerden sonra ülke olarak neler kaybettik. Onları analiz olarak maddeler halinde yazalım.

   NELER KAYBEDİLDİ?

- Karardan sonraki yıllarda yaklaşık 35 milyar dolar fazladan direkt faiz ödendi

- Bankalardan hortumlanan para yaklaşık 50 milyar dolar oldu

- 28 Şubatın toplam ekonomik zararı yaklaşık, 280 milyar doların üzerinde oldu

- İnsanlar fişlendi

- Öğretmenler soruşturma geçirdi

- Yatırımlar azaldı, döviz aşırı arttı

- Büyüme azaldı

- Enflasyon % 99'lara çıktı

- Demokrasimiz yara aldı, parti kapatıldı

- Şiir okudu diye 1999 yılında, o zaman İstanbul Belediye Başkanı olan Sayın Erdoğan'a hapis cezası verildi

   Şükür o günler artık geride kaldı. Peki ya kalmasaydı neler olurdu. Onları maddeler halinde yazalım. Bu yazdıklarımızı empati yaparak çok iyi düşünelim. Ya o günkü durumlar hâlâ şimdi, devam etseydi ?

   28 ŞUBAT KARARLARI DEVAM ETSEYDİ, ŞU AN NELER OLURDU?

- Üniversitelerde başörtülü öğrenciler okuyamayacaktı

- Askerde çocuğunun yemin törenine başörtülü anneler giremezdi

- Başörtülü olarak memurlar işe gidemeyecekti

- Peruk satışları tavan yapardı !

- 12 yaştan küçüklere Kur'an-ı Kerim öğretilme yasağı devam ederdi

- İmam Hatip ve Meslek Lisesini okuyan öğrencilere uygulanan katsayı uygulaması devam ederdi

- Üniversiteler de ikna odalarına devam edilirdi

- İrtica kelimesi, gündemden düşmezdi

- Öğretmenler soruşturma geçirmeye devam ederdi

- Vakıflar kapatılmaya devam ederdi

- Türk Silahlı Kuvvetleri'nden ihraçlar yapılmaya devam edilirdi

- Halkın fişlenmesine devam edilirdi

- Yöneticiler hakkında kovuşturmalar devam ederdi

- Halkın seçtiği partileri, irtica ile kapattırmak için çalışmalara devam edilirdi

- İrtica brifingleri verilmeye devam edilirdi

- Terörle mücadele bu kadar ilerleyemezdi

- İrtica ile önleri kesilen gençler kendilerini geliştirip iha, siha, helikopter ve bunun gibi teknolojik ürünler üretemezdi

- Yapay senaryolar kurulmaya devam ederdi, başka irtica bahaneleri için zeminler hazırlanırdı

- Bir emirle gazetelere istenen  manşetlerin atılmasına devam edilirdi

- Batı çalışma grubu gibi oluşumların kurulmasına, devam edilirdi

- Yurt dışına beyin göçü çok artardı

- Askeriyeye lazım olacak savunma araçlarını, yurt dışından almaya devam ederdik.

- Heronlar alabilirsek alırdık, ama görüntüler önce başka ülkelere gidip, bize saatler sonra görüntüler kesilerek gelirdi!

   Yazımızın sonuna yanaştık değerli okuyanlarımız. Bazen insan hayatında öyle anlar olur ki, uzun zaman unutamaz. 28 şubat dönemi de böyle anlardan biriydi. O zamanları en çok hissedenler üniversitelerde okuyan başörtülü öğrencilerdi. Allah C.C. buna benzer günleri bir daha bizlere yaşatmasın. Bu da sizlerin elinizde. Nasıl mı ? Bunları yapanlara o imkan ve gücü ellerine vermeyerek. Yoksa yine olabilir mi, her zaman olabilir. Tarih tekerrürden ibarettir. Etrafınızdaki başka ülkelere bakın, her sene 2-3 ülkede darbe denemeleri olmaktadır. O yüzden bir daha olmaz diye düşünmeyin.

   Bizler bu yazıyı yazarak herkesin olanları tekrar hatırlamasını, hiç bilmeyen kişilerin empati kurarak yaşananların neler olduğunu hissetmelerini istedik. Birlikten kuvvet doğar, önemli olan insanların birbirine saygı duyması, Vatan için çalışması, kardeşler gibi birbirlerine yardımcı olmasıdır. Bu bilince her zaman hayatımızda yer vermeliyiz.

   Yazımızı başka tanıdıklarınıza gönderdiğiniz için şimdiden tekrar hepinize teşekkür eder, başka bir yazımızda daha görüşmek dileğiyle, herkese Saygılar sunarız...



   Kaynaklar ve etiketler; Şeyh Edebali Sözü, wwwtrcooltextcom, 28 şubat postmodern darbe, post-modern darbe, demokrasiye vurulan darbe 28 şubat, 28 ŞUBAT DEMOKRASİYE VURULAN DARBE, 28 şubat gerçekleri, POSTMODERN DARBE, 28 şubat'ta ne oldu, 28 şubat'ta neler yaşandı, ANALİZLER, 28 şubat'ta neler oldu

Öne Çıkan Yayın

Bir Musibet bin Nasihatten iyidir atasözünün anlamı nedir