Masmavi rengiyle adeta insanları büyüleyen denizlerden, yukarılara doğru baktığımızda bembeyaz bulutlarla kaplı gökyüzünü görürüz. Bu görüntüleri görünce Allah'a 1000 kere şükretsek azdır. Çünkü bir tarafta yeşilliği, bir tarafta beyazlığı, bir tarafta ise maviliği bizlere Allah C.C. sunmuştur. Bu doğa güzelliklerini denizler üzerinde bir yunus balığı gibi yüzen, gemilerden seyretmek ise harika bir durumdur. Evet, bu yazımızda gemilerden bahsedeceğiz.
|
Fatih Gemisi |
Tarihi geçmişi eski olan gemiler ilk olarak yaklaşık M.Ö. 4000 yıllarında Eski Mısırlıların, uzun kamışlı tekneler yapmasıyla görülmeye başlanmıştır. Sonra yıllar geçtikçe teknelerin özellikleri ve boyları da büyümeye başlamıştır. Daha sonra Vikingler uzun tekneler yapmaya başlamıştır. Sonra kalyon tekneler yapılmaya başlanmıştır. Zaman geçerek 19. yüzyılda ise yelkenli teknelerin yerini buharlı gemiler almaya başlamıştır.
|
Gemiler |
Gemilerin şu an o kadar çok çeşidi var ki, say say bitmez. Bu çeşitliliği kısa kısa yazıp, sonra analizimize başlayalım.
Gemi çeşitleri genelde şu isimlerle olmaktadır;
- Balıkçı gemileri.
- Yolcu ve Taşıt taşıyan gemiler.
- Yük gemileri.
- Askeri muharebe gemileri.
- Askeri destek gemileri.
- Hizmet gemileri.
- Bilimsel araştırma gemileri.
- Gezinti ve Yarışma gemileri.
Kısa olarak gemi çeşitliliğini yazdık, şimdi analizimize başlayalım.
Dünyada sanayi devrimi ile yaklaşık 1800'lü yılların ilk çeyreğinde buharlı makineler, gemilerde kullanılmaya başlamıştır. Daha sonra buharlı gemilerde uskur tekniği (gemilerin arkasında ve suyun içinde olan pervane) çok kullanılmaya başlayınca, yelkenli gemilere olan talep azaldı. Zırhlı savaş gemilerin donanmalarda kullanılmaya başlaması ile sektör ivme artırmaya başladı dünyada.
Osmanlı'da ve Türkiye'de gemilerin zamanla yolculuğu nasıl olmuştu ? Bunları inceleyip, yazmaya başlayalım. Fatih Sultan Mehmet'in 1453 yılında gemileri karadan yürüterek İstanbul'u fethetmesi, Osmanlı'nın deniz kuvvetlerine ne kadar önem verdiğinin önemli bir göstergesidir.
Osmanlı'nın en önemli denizcisi Barbaros Hayreddin Paşa'dır (1478-1546 yılları) veya gerçek adıyla Hızır Reis'tir. Başarılarından dolayı Kanuni Sultan Süleyman 1533'de Barbaros'u devlet hizmetine çağırdı ve onu Kaptan-ı Derya (donanma komutanı) olarak atadı. Barbaros Paşa çok değerli denizciler yetiştirdi. Bunların bazıları şunlardır;
- Turgut Reis.
- Salih Reis.
- Piri Reis.
- Murat Reis.
- Seydi Ali Reis (Hint Okyanusuna açıldı) ve Kılıç Ali Reis'tir.
Barbaros Hayreddin Paşa 27 Eylül 1538 tarihinde haçlı donanmasına karşı Preveze Deniz Savaşı'nı kazanmıştır. Zaferin kazanıldığı 27 eylül günü, daha sonraları ''Türk Deniz Kuvvetleri Günü'' olarak kutlanmaktadır.
Osmanlı zamanında Van Gölü üzerinde yüzen ilk Türk gemilerini, 3 tane Kadırga inşa ederek Mimar Sinan yapmıştır 1577 yıllarında.
|
Kadırga Gemi |
Osmanlı'da 1650 yılına kadar kürekli gemiler (Kadırga) vardı. Bu yıldan 1840 yıllarına kadar yelkenli gemiler oldu.
Osmanlı Donanması 1827 yılında ansızın yapılan Navarin Baskını ile 50 den fazla gemisini kaybetmişti. Bu durum tedirginliğe sevk etti ve Sultan Mahmut 10 yıl içinde yaklaşık 20 tane yelkenli gemi yaptırdı. Sonra bu gemiler yapılırken bir yandan da buharlı gemilere geçiş yavaş yavaş adımlarla başladı.
Böylece askeri denizcilikte olan hamleler, makineye dayalı sanayileşmenin başlamasına sebep olmuştur. 1840 yılları Osmanlı'da buharlı gemilerin çoğalmaya başladığı zamandır. Bu gemilerden ticari amaçlı filo yapılmıştır. 1850 li yıllardan sonra ise yelkenli gemi yapımı bitmeye başlamıştır. Yelkenli gemilere uskur eklenerek, buharlı gemilere dönüştürülmeye başlanmıştır. Buharlı gemilerle beraber denizaltılarda yapılmaya başlamıştır dünyada. Osmanlı'da savaşta kullanılmak üzere ilk denizaltı Abdülhamid zamanında 1886 yılında İsveç yapımı alınmak için 2 tane sipariş verildi. Denizaltılardan birine Abdülhamid, diğerine Abdülmecid adı verilip 1888 yılında donanmaya katıldı.
Kısaca Osmanlı'da sırayla şu gemiler olmuştur;
- Kadırga (kürekli gemi).
- Yelkenli Kürekli Gemi (kalyon).
- Buharlı Gemi.
- Denizaltı Gemisi.
|
Kalyon Tekne |
Cumhuriyet döneminde ise ilk denizaltı siparişi 1925 yılında Hollanda'ya 2 tane ile yapıldı. 1928 yılında ise Türk donanmasına teslim edildi. Bu denizaltılar yaklaşık 20 yıl görev yaptı.
Ülkemiz 1960 ile 2000 yılları arası durdurulmaya çalışıldı darbe ve muhtıralarla (1960 darbesi, 1971 muhtırası, 1980 darbesi, 28 şubat 1997 post modern darbesi).
Daha sonra ise 2007 e-muhtıra ve 2016 yılı 15 temmuz darbe girişimi ile ülkemize çok zamanlar kaybettirildi. Şimdi düşündüğümüzde 1960 ile 2016 arasındaki 56 senede bu darbeler ve muhtıralarla ülkemizin enerjisi boşa harcanmasaydı neler olurdu ? Bununla ilgili 12 ay önce geniş bir analiz yazısı yazmıştık, ve ülkemizin trilyon dolarlar kaybettiğini detayları ile yazmıştık. Yazımızı tekrar okumak için linki şöyledir. Geçmişte olanları unutmadan çok çalışmak, herkesin görevidir. Bu kadar darbe ve muhtıralarla uğraşan ülkemiz bunlara rağmen, son 20 yıldır deniz araç ve teknolojilerinde çok büyük gelişmeler kaydetmiştir. Şimdi bunları yazalım, böylece gençlerimiz kendilerine daha büyük hedefler koyarlar. Böylece çok çalışarak, Vatana hizmet ederler.
Gemilerin alt kısmı neden kırmızı olur?
Başlıca nedeni geminin paslanmasını önlemektir.
GÜNÜMÜZDE GEMİLERİMİZİN TEKNOLOJİK GELİŞİMLERİ
Milli savaş gemilerimiz.
Amfibi gemilerimiz.
Sismik araştırma gemilerimiz.
Sahil güvenlik gemilerimiz.
Lojistik gemilerimiz ve botlarımızı kendimiz üretebiliyoruz, % 70 yerlilik oranı ile.
Silahlı insansız deniz araçları üretip, bunların sürü şeklinde hareket eden versiyonlar üzerinde de çalışmalar devam etmektedir şuan.
Ayrıca envanterde olan önceki deniz araçları, günümüz teknolojileri ile modernize edilmektedir. Üretilen ve modernize edilen deniz araçlarımızın silah, radar, muhabere ve elektronik sistemleri yerli ve milli ürünlerle donatılmaktadır. Örnek, Atmaca Gemisavar Füzesi.
|
Atmaca Gemisavar Füzesi |
Önceden bizlere satılmayan sistemlerin benzerlerini, şimdi ülkemiz üretmeye başlamıştır.
Ülkemiz dünyada kendi savaş gemisini Milli olarak tasarlayan ve inşa eden 10 ülkeden biridir. Hem de uygun fiyat ve daha iyi özelliklerle.
Üretilecek fırkateynlerimiz de yerli ve milli ana silah grubumuz olan, dikey atım sistemli hava savunma füzelerimiz (MDAS) kullanılacaktır. Normalde bu dikey atım sistemi bugüne kadar dışarıdan alınıyordu.
Yeni tip denizaltılarımız vardır.
Üzerine iha'ların ve helikopterlerin inebileceği amfibi gemimiz Anadolu'nun, hizmete alınması için çalışmalara devam edilmektedir.
|
Anadolu Gemisi |
MİLGEM Gemi'mizden 5 tane olup, 3 tane daha yapılması için çalışmalara başlanmıştır ve aynı anda inşa edilecektir.
Bu MİLGEM Gemilerimizin isimleri şunlardır:
- TCG Heybeliada, (Ada Sınıfı Korvet Projesi).
- TCG Büyükada, (Ada Sınıfı Korvet Projesi).
- TCG Burgazada, (Ada Sınıfı Korvet Projesi).
- TCG Kınalıada, (Ada Sınıfı Korvet Projesi).
- TCG İstanbul F 515, (İlk Milli Fırkateynimiz) 2023'de görev başında olacak, İstanbul Fırkateyni.
|
TCG İstanbul F 515 |
İnsansız ve otonom deniz araçlarımız yapılıyor. Bu araçlarla beraber kara, deniz ve hava araçlarının müşterek görev yapacağı sistemler tasarlanmaktadır. Örnek, ilk Silahlı İnsansız Deniz Aracı ULAQ.
|
ULAQ |
Denizaltı ve uçak gemilerine farklı silah, sensör ve elektronik sistemler entegre edilip, ihracat yapılmak için çalışmalar devam edilmektedir.
Ayrıca yerli ve milli imkanlarla yapılacak Uçak gemimiz ile dünya zirvelerinin arasında olmaya çalışacağız.
DOĞALGAZ ARAMA GEMİLERİMİZ
- Fatih Sondaj Gemisi.
- Yavuz Sondaj Gemisi.
- Kanuni Sondaj Gemisi.
- 4. gemimizde yakında katılacak filoya, adı henüz açıklanmadı (Abdülhamid Han, olsa güzel olur diyelim).
|
Sondaj Gemisi |
SİSMİK ARAŞTIRMA GEMİLERİMİZ
- Barbaros Hayreddin Paşa.
- Oruç Reis.
Dünyada büyük ülke olmak istiyorsanız, istihbaratınız çok iyi olmak zorundadır. Bu yüzden ülkemiz epeydir çalıştığı projeyi hayata geçirdi. TCG Ufuk, ülkemizin ilk istihbarat gemisi olarak üretilmiş olup, içinde 194 farklı yerli firmanın ürünleri mevcuttur. Bu gemi istihbaratımıza çok önemli bilgiler sağlayacaktır, yolu ve istihbaratları açık olsun.
|
TCG Ufuk |
Karada, havada ve denizde büyüyen ülkemizin bundan sonraki hedefi, uydu istihbaratı ile uzaydaki yerini alıp İstihbaratımıza büyük faydaların getirilmesidir.
Evet 1960 ile 2000 yılları arasında ülkemizi olur olmaz tartışmalarla geri bırakanlara rağmen, son 20 yıldır ülkemizde çok güzel projeler yapıldı. Bu hızla projelere devam edersek, önümüzdeki 10 sene içinde denizciliğin her alanında dünyada çok önemli yerlerde olacağız İnşaAllah. Yapılan bunca hizmetlerin daha da artması için, bizlere ne görev düşüyorsa yapmalıyız. Her fâni gibi bizlerde bu dünyada bir yolcuyuz, önemli olan bizlerden sonrasına önemli eserler bırakabilmektir. Böylece dünyadaki mazlumlara, müslüman kardeşlerimize daha çok yardımcı oluruz.
Bir yazımızın daha sonuna gelirken hepinize ayrıca teşekkür ederiz. Çünkü yazılarımıza gösterdiğiniz ilgiler, bizleri daha çok yazmaya sevk etmektedir. Ne demişler bir elin nesi var iki elin sesi var veya birlikten kuvvet doğar. Başka bir yazımızda daha görüşmek üzere, hepinize Saygılar dileriz...
Kaynaklar; wwwssbgovtr, wwwroketsancomtr, wwwgooglecom, gemi tarihi, eski gemiler, wwwdenizmuzesidzkktsktr, wwwdzkktsktr, wwwstmcomtr, geminin tarihçesi, geminin geçmişten günümüze gelişimi kısaca, eski gemi isimleri, geminin tarihsel gelişimi, geçmişten günümüze gemilerin değişimi, geminin gelişimi, günümüzdeki gemiler, gemicilik tarihi, ilk gemi ne zaman yapıldı, tarihteki ilk gemi, gemi çeşitleri isimleri, GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE GEMİLER VE TEKNOLOJİLER, gemi çeşitleri ve isimleri, GEMİ TARİHÇESİ, gemilerin gelişimi, geminin gelişim süreci, gemilerin gelişim süreci, gemilerin gelişim süreçleri nelerdir, gemilerin tarihi gelişimi, gemilerin tarihçesi, gemi gelişimi, gemilerin tarihsel gelişimi nedir, gemiler tarihçesi, gemilerin gelişme tarihi, geminin tarihi, yelkenli gemilerin tarihi, gemi ne zaman icat edildi, gemi ve gemicilik tarihi, gemi nasıl icat edildi, tarihi gemiler, ilk gemiler, sondaj gemilerimizin isimleri, milli gemilerimiz isimleri, gemiler ne zaman icat edildi, gemilerin altı nasıldır, gemi türleri ve isimleri, YAPILAN YATIRIMLAR, geminin gelişimi.