2028 Cumhurbaşkanlığı Seçim çalışmaları şimdiden başladı mı

   Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimleri normalde 2028 yılında olacak, belki bir ihtimal 2027 yılında da olabilir. Bu durum tamamen o anki gelişmelere bağlı olacaktır. Şimdiden bizler bunu bilemeyiz, şu an bizler gördüklerimizi ve olabilecekleri yazacağız. Sonrasını ilerleyen zamanlarda yazarız nasipse.

   ERKEN BAŞLADI  

   Son haftalardaki haberlere bakınca 2028 için seçim çalışmalarına şimdiden başlanıldığını görmekteyiz. O zaman seçimlerde en çok oyu alabilecek 2 taraf için ufukta neler var, kısaca yazalım. Sonrasına siz değerli okuyucularımız karar verir.

2028 Seçimi

  HÜKÜMET TARAFI NELER YAPTI ve PLANLARI

- Uçak motoru üretim çalışmaları.
- Uzay teknolojileri.
- İha ve Siha'lar.

- Bayraktar Kızılelma Uçağı.

- Aksungur.

- Akıncı.

- Anka 3.

- Bayraktar TB2.

- Bayraktar TB3.

- İnsanlı savaş uçakları.
- Kaan Uçak.
- Helikopterler.
- Milli Uçak Gemisi.

- Siha Gemisi.
- Çip teknolojisi.
- Roketler.
- Füzeler.
- Çelik Kubbe.
- Yüksek hızlı trenler.

- Süper hızlı trenler.
- Kalkınma yolu.
- Otoyollar.
- Havalimanları.
- Okulların yenilenmesi.
- Aşı üretim merkezleri.
- Gemiler.
- Zırhlı araçlar.
- Türksat 6A.
- İmece uydu.
- Silah çeşitleri.

- Tüfek çeşitleri.
- Askeri araçlar.
- Zırhlı araçlar.
- Finans merkezi.
- Toki evleri.
- Millet bahçeleri.
- Boru hatları.
- Çamlıca Kulesi.
- Marmaray.
- Avrasya Tüneli.
- Asma köprüler.
- Limanlar.
- Barajlar.
- Tüneller.
- Hastaneler.
- Togg arabası.
- Enerji santralleri.
- Elektrik faturalarında % 50 civarı sübvanse.

- Doğalgaz faturalarında % 70 civarı sübvanse.

- 2002 yılında asgari ücret 126 dolar iken şu an 480 dolar bandında olup yeni yılda bu rakam 650 dolar civarı yapılacak gibi görünüyor. Bu arada bazıları altın üzerinden fiyat kıyaslaması yaparak algı yapmaya çalışıyor, ama unuttukları bir durum var. Altın fiyatında dünyada aşırı zamlarla yükselmeler oldu. Örnekle açıklayalım, 2002 yılında altının gramı 9 dolar iken şimdilerde 84 dolar civarı. Yani dolar bazında altın 8 kattan fazla zamlanmış, buda % 833 zam demektir. Burada galiba muhalefet altının fiyatını, dünyanın belirlediğini unutmuş gibi görünüyor. Bunu birileri kendilerine hatırlatsa çok iyi olacak.

  MUHALEFET TARAFI NELER YAPTI

- Kent Lokantaları (normalde ihtiyaç sahiplerine önceden ücretsiz dağıtılan yemekler, şimdi para ile satılıyor).

- Su faturaları ucuzlayacak denilmişti ama tam tersi zamlanıyor. Türkiye'nin en pahalı su satan ilk 5 belediyesine bakarsanız net rakamları görürsünüz. Örnek verecek olursak, aylık 300-380 TL arası gelen elektrik faturalarına karşılık, 450-600 TL arası su faturaları gelmektedir. Neden belediyeleri % 50 sübvanse yapmıyorlar acaba?

- Devasa konser ücretleri, 5 yılda toplamda milyarlarca lira paraların ödenmesi.

- Belediyelerden işçi çıkartmayacağız deyip, binlerce kişinin çıkartılması.

- Deprem için 100.000 evin dönüşümünü yapacağız deyip 6.000 tane ancak yapmak.

- Yollardaki mazgalların iyi temizlenmemesinden dolayı yağmurlarda sel durumları.

- Yeterli yeni yolların yapılmamasından dolayı trafik yoğunluğunun artması.

- Başkan olacağım diye kendi şehirlerinden daha çok, başka şehirleri gezmek.

- Hiç bir yabancı gelip burada yatırım yapmaz diye söylem yapmaları, önceden!

- Denizin kirlenmesinden dolayı balıkların ölmesi.

- Tamamen sıfırdan başlanıp yapılan büyük eserlerin azlığı.

- Ulaşım ucuzlayacak denilmişti, tam tersi zamlara devam.

- Otoparklar ucuzlayacak demişlerdi ama büyük zamlara devam.

- Sgk'ya belediyelerin borçlarının artması, milyarlara çıkması.

- Megabüs yapacağız denmişti, göremedik henüz.

- Yardıma muhtaç insanlarımıza yüksek rakamlı yardımlar vereceğiz dediler ama kendilerinde olan belediyelerde bunu yapmadılar, neden acaba? Söylemek kolay, önemli olan icraat yapmak.

- Bedava traktör vaadi.
- Metrobüs kazalarının artması.

- Temel atmama töreninin yapılması.

- 600 km sıfırdan yeni metro yapılacaktı.
- Deprem bütçeleri düşürüldü.
- Hatırlamıyorum sözünü çok kullanmak.
- Yeni otogar ve cep otogarları yapılacaktı.

- Çeşme açılışı için tören yapmak.
-100.000 araçlık otoparklar yapılacaktı.

- Unutulan vaatler.

   Hem hükümet hem de muhalefet kanadının bugüne kadar yaptıkları ve planları bu şekildedir. Her ikisi arasında ne kadar fark var, kaç kat fark var (10,100,1000), orasını sizlere bırakıyoruz. Ayrıca bu detaylara göre 2028 ve sonrası için ülkemize neler yapabileceklerini, siz değerli okuyucularımız daha iyi analiz eder.

   Kısaca bir tarafta dünyanın büyük devletlerinin yer kapmak için çalıştığı uzaya koşa koşa gitmek hedefi olanlar var, diğer tarafta ise bizim ne işimiz var uzayda diye düşünenler. Böyle düşünenler orada zaten Amerika var, biz yaya gitsek te olur mu diyor acaba? 

   Böyle düşünüyorlarsa o zaman şöyle basit bir örnek verelim. Şu an akıllı telefon kullanıyorsunuz ama birileri bu teknolojiye gerek yok, sizler tuşlu telefon kullansanız da yeter derse ne düşünürsünüz. Çünkü teknolojinin hızına yetişemeyenler, her zaman geride kalırlar. Ayrıca çocuklarımızın geleceği ve dünyadaki mazlumların güven ve huzuru, her zaman sizlerin yapacaklarına bağlıdır.

   Yazımızın sonuna gelirken şunu da asla unutmayalım, Türkiye dünyanın merkezinde olup dünyada 70 ülke ve 2 milyar insanın abisi ve lideri konumundadır. Bize düşen görev Türkiye'yi daha çok büyütmektir. Bu dileklerle hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız..

   Kaynaklar; wwwgooglecom, wwwxcom, wwwtrcooltextcom (resim), haber izlenimleri, 2028 cumhurbaşkanlığı seçimi ne zaman, türkiye genel seçimleri, 2028 cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği genel seçimi, 2028 cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçim çalışmaları şimdiden başladı, 2028 CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİM ÇALIŞMALARI ŞİMDİDEN BAŞLADI MI, cumhurbaşkanı seçimi, 2028 seçim ne zaman, cumhurbaşkanlığı seçimi kaç yılda bir yapılır, seçim 2028, türkiye cumhurbaşkanlığı seçimi, 2028'de aday, 2028 seçimleri ne zaman, 2028 cumhurbaşkanı seçimi ne zaman, seçim planı, seçim planları, erken seçim açıklaması, seçim 2027'de olabilir, 2027 seçim, 2027 cumhurbaşkanlığı seçimi, aday olma ihtimali, seçimler 2027'de mi, erken seçim tartışması, genel seçimler 2027'de,  2027'de erken seçim, recep tayyip erdoğan yeniden aday, cumhurbaşkanı erdoğan yeniden aday, en pahalı su satan belediyeler, türkiye'nin en pahalı suyunu satan belediyeler, altının ons fiyatı, ANALİZLER, cumhurbaşkanı seçim çalışmaları erken başladı.

Amerika'yı yöneten güçler kimdir ve Amerika'nın amacı nedir

   Dünyadaki çoğu kimse Amerika'nın süper güç ve tek merkezden yürütüldüğünü zanneder, halbuki öyle değil. Amerika kendi içinde 3 gücün arasında dönüp durmaktadır önce bu güçleri yazalım, sonra analizimize başlayalım.

   Amerika'yı Yöneten Güçler;

   1) Başkan.

   2) CIA, dış istihbarat.

   3) Pentagon, silahlı kuvvetler.

   Bu güçlerin olduğunu nasıl anlıyoruz, çok basit. Bazı kararlarda Başkan bir şey diyor, CIA ayrı bir şey diyor, Pentagon farklı bir şey diyor. Böyle durumlarda kimin sesi ve gücü fazla ise, medyada onun sesini daha çok duymaktayız. Bir örnek verelim; Amerika Başkanı bir devlet ile ilgili olumlu görünecek bir karar alacakken, diğer güçler provokasyon tarzı bir olay yapıp, bu kararı askıya aldırabilirler. Dolayısı ile 2 devletin arasını açabilirler, buna karşı uyanık olunmalıdır.

Amerika ve Güçler

   Yukarıda yazdığımız güçler resmiyette görünen güçlerdir, birde Amerika'nın derin güçleri olan aileleri vardır (Rockefeller ve diğerleri). Bununla ilgili 2020 yılında bir yazı hazırlamıştık, isterseniz sitemizden arama yaparak o yazımızı okuyabilirsiniz.

   Şimdi sizlere Amerika'nın dünyadaki 2 büyük amacını yazalım, sonrasını sizlere bırakacağız. 

   AMERİKA'NIN AMAÇLARI NEDİR

   1) Para kazanma hırsı (petrol, doğalgaz, altın, madenler).

   2) Güç hırsı.

   Amerika bu 2 amaç dışında dünyada kimseye önem vermez, vermek gibi bir felsefesi de ajandasında yoktur. Eğer olsa idi Amerika'nın arka sokaklarında yüzbinlerce evsiz kişi olmaz ve ambulansları bedava olurdu. Bu ambulansların paralı olmasını bazılarınız yeni duymuş olabilir. Bu konu ile ilgili geçen sene bir yazı hazırlamıştık, buradan okursanız detaylar daha net anlaşılabilir.

   Yeni Başkan Trump bu ambulans durumunu belki Elon Musk ile çözebilir, böyle bir durumu sezebiliyoruz. Yeni Başkan Trump Ocak 2025'te göreve başlayınca bakalım bunu yapacak mı, bizlerde takipte olacağız.

   Amerika dünyanın süper gücü bir devlet olabilir, onunla her konuda mücadele etmek onu iyi tanımakla olur. Onu tanımak için o gücü yönetenleri iyi bilmek lazım. Bizler bu yazımızı kısa ve önemli detaylarla hazırladık ki, karşımızdaki gücü iyi tanıyalım. Böylece hamlelerimizi 3 boyutlu, gerekirse 4 boyutlu olarak farklı stratejilerle yapalım.

   Bu arada ilgilenenler için şu bilgileri de yazalım. Amerika telefon kodu +1,  Amerika telefon numarası örneği 001 ve Amerika plaka kodu ise Usa'dır.

   Yazımızdaki dileklerle bu konumuzu kısa olarak bitiriyoruz, gerisini sizin düşüncelerinize bırakıyoruz. Başka bir yazımızda görüşmek dileği ile herkese Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwxcom, wwwgooglecom, haber izlenimleri, amerika cia nedir, abd'nin amacı nedir, amerika'yı kim yönetiyor, abd'yi kim yönetiyor, AMERİKA'YI YÖNETEN GÜÇLER KİMDİR, amerika siyasetinin gölge gücü, amerika'yı kimler yönetiyor, abd'yi kimler yönetiyor, AMERİKA'NIN AMACI NEDİR, derin dünya, abd'nin amaçları nedir, derin abd, amerika birleşik devletleri telefon kodu, ANALİZLER, derin amerika.

Suriye Özgür oldu, şimdi sırada Gazze'nin Özgür olması var

   Temmuz ayında bir yazı hazırlamıştık, biz niçin Gazze'ye sihaları gönderemiyoruz diye. Bu yazımızda uluslararası hukuktan bahsetmiştik. Önce o yazımızı bu linkimizden bir okuyalım, sonra diğer yazımıza geçeceğiz. 

   Temmuzdan sonra Eylül ayında ise Birleşmiş Milletler Teşkilatı toplandı ve Gazze için yine bir çözüm yapmadı. Bizde o günlerde ey BM sen ne işe yararsın diye sorup başka bir yazı hazırlamıştık. O yazımızı da bu linkimizden bir okuyalım, sonra yeni yazımıza hızlıca başlayalım.

   Artık Suriye özgür oldu ve Esad ülkeden gitti. Suriye Sednaya hapishanesinde yapılanları görünce, Esed'i ve destekçilerini Allah'a havale ediyoruz. Kimse unutmasın ki, mazlumun ahı yerde kalmaz.

   Esad gittikten sonra Suriye'de geçici hükümet kurulup, Suriye'nin yeni Başbakanı İdlib kökenli Muhammed El Beşir oldu. Ayrıca Suriye'nin bayrağı değişti ve şöyle oldu.

Özgür Suriye

   Suriye'deki Yeni Bayrak Neyi Simgeliyor

* Özgür Suriye'yi temsil ediyor.

* Bağımsızlığı temsil ediyor.

* Özgürlük mücadelesini temsil ediyor.

* 3 yıldız Halep, Şam ve Deyrizor'u temsil ediyor.

* 3 yıldız Suriye'deki farklı etnik ve dini grupların birliğini temsil ediyor.

* Ortak mücadeleyi temsil ediyor.

* Yeşil renk bağımsızlığı ifade ediyor.

* Siyah renk geçmişte olan mücadeleleri temsil ediyor.

* Beyaz renk ise barışı ve mutlu geleceği temsil ediyor.

   Hükümet ve bayrakta bu gelişmeler olurken İsrail Suriye'ye bomba yağdırdı. Bu yapılan tamamen İsrail'in Suriye'yi işgal etme planıdır. O zaman burada Suriye'nin her türlü yasal hakkı ortaya çıkmış olmaktadır. Peki Suriye neler yapmalıdır:

  SURİYE'NİN YAPMASI GEREKENLER

* Suriye resmi olarak Türkiye'den acil yardım talebi istemelidir.

* Bu yardım taleplerinin içinde sihalar olmalıdır.

* Bu taleplere göre Suriye'ye gerekli askeri destekler verilmelidir.

* Yeni Suriye Devleti Türkiye ile, deniz yetki anlaşması imzalamalıdır.

* Yeni hükümet terörün bitmesi için ne gerekiyorsa, Türkiye ile görüşmelidir.

* Her yardım resmi yolla istenirse, uluslararası hukukta güçlü olunur.

   LÜBNAN'DA UNUTMAMALI

   Bu arada Suriye'nin yapması gerekenleri, Lübnan Devleti de yapmalıdır. Çünkü İsrail, Lübnan'ı da bombaladı. Lübnan'da bizden resmi yardım talebi ve diğer prosedürleri yaparsa, o zaman İsrailliler geceleri daha uyuyamaz.

   BUNLAR OLURSA NELER OLUR

* Yukarıda yazdıklarımız olursa Suriye, ülkesinden tamamen terörü temizler.

* Suriye kendi ülkesine bombalar atan İsrail'e karşı her türlü savunma ve taarruzu yapar.

* Suriye'ye ait olan Golan Tepeleri, tamamen geri alınıp orada bulunan su kaynaklarının kontrolü Suriye'ye geçer.

* Suriye Golan Tepelerinde askeri üslerini kurar ve İsrail bir adım kıpırdayamaz.

* Bunlardan sonra İsrail yine saldırı yaparsa, İsraillilerin uykusu kaçar.

* Sadece silahlara güvenen İsrailliler, korkudan nereye gideceklerini bilemezler.

* En sonunda ise Gazze özgür olur.

* BM'nin yapamadığını bölge halkı yapmış olur.

  Ey İsrail yol yakınken Amerika'ya taşın. Yoksa bu gidişatınla buralarda barınamayacaksın. Amerika'ya gidince ister yeni başkentleri olun, isterse de Amerika'nın 51. eyaleti olun. Bu sizle Amerikalıların ortak kararı olacaktır.

  Gazze Özgür Olacak, bunun başka yolu yok.

  İnananlar başaranlardır, Gazze Özgür olacak.

  Sabır, Dua ve Tevekkül ile Gazze Özgür olacak.

  Bu arada Suriye telefon kodu +963'tür yada Suriye telefon numarası örneği 00963'tür.

  Bu dileklerle hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwgooglecom, haber izlenimleri, özgür suriye, suriye'nin yeni yönetimi, suriye bayrağı, suriye'nin yeni bayrağı, özgür suriye ordusu, suriye özgür ordusu, yeni suriye hükümeti, SURİYE ÖZGÜR OLDU, suriye'de yeni hükümet kuruldu, ŞİMDİ SIRADA GAZZE'NİN ÖZGÜR OLMASI VAR, suriye'de kurulacak yeni hükümet, suriye geçici hükümeti, suriye hükümeti, israil suriye'yi vuruyor, suriye'de esad rejimi çöktü, suriye'deki baas rejimi çöktü, bugün suriye özgür oldu, yarın gazze özgür olacak, suriye yeni bayrak anlamı, suriye'nin yeni bayrağı anlamı, suriye'nin yeni bayrağının anlamı nedir, suriye bayrağı değişti, yeni suriye bayrağı anlamı nedir, suriye telefon numarası örnek, suriye geçiş hükümeti, suriye'deki geçici hükümet, suriye'de neler oluyor, yeni suriye başbakanı, suriye'de ne oluyor, suriye yeni bayrağın anlamı, suriye bayrağı renkleri anlamı, esad rejimi sona erdi, suriye'nin bayrağı mı değişti, suriye bayrağı değişti mi, suriye yeni bayrağın anlamı ne, suriye yeni bayrağı anlamı, suriye bayrağındaki yıldızların anlamı, özgür suriye bayrağı, suriye'nin yeni bayrağı ne anlama geliyor, özgür suriye'nin ilk başbakanı, suriye milli ordusu, israil lübnan'ı bombaladı, ANALİZLER, yeni suriye bayrağı neyi simgeliyor.

Terör bitiyor Petrol üretimi artıyor, Cari açık azalıyor

   40 yıldır ülkemizin başına bela edilen Pkk terör örgütü!

   Bu örgütü kimler başımıza bela etti?

   Bu örgütün arkasında hangi güçler ve devletler var?

   Bu örgütü başımıza bela edenlerin ortak amaçları nelerdi?

   Sorular, sorular, sorular. Bugünkü yazımıza sorularımızla başlamak istedik.

   Komşu ülkelerimiz olan İran, Irak ve Suriye'de petroller çıkartılıyor ama bu ülkelere sınır olan bizim şehirlerde 40 yıldır terörle mücadele oldu, dolayısı ile buralarda petrolü biz çıkartamadık. Bu bir tesadüf müydü yoksa geçmişi 135 yıl öncesine dayanan (1889) Abdülhamid Han Petrol Haritası üzerine, bizlerin petrolleri bulamamız için yapılan üstü örtülü saldırılar mıydı?

Petrol ve Terör

   Türkiye'nin günlük petrol tüketimi yaklaşık olarak 1 milyon varildir, oda yıllık 365 milyon varilden 43 milyon ton yapar. Bununda yıllık değeri yaklaşık 27 milyar dolardır. Birde bu petrolün işlenme, taşınma ve satışa hazır hale gelme masrafları vardır.

   Doğalgaz ve diğer petrol türevleri ile beraber yıllık ithalata ödenen para ise yaklaşık 75 milyar dolardır, bu rakam direkt cari açığın büyümesine neden olmaktadır. Fabrikalarda üretimler ne kadar çok artarsa enerjiye olan ihtiyaçta o kadar çok artacaktır. Dolayısı ile enerjimizin fazla olması gerekmektedir.

   Ayrıca şunu da not olarak yazalım, 1 varil petrol = 42 galon = 159 litre = 120 kilodur.

   Bugün itibari ile Türkiye'de günlük petrol üretimi 110.000 varile ulaşmıştır. Bu rakam günlük tüketimin % 10'nunu geçmiştir. Hedef daha büyük rakamlara ulaşmak,  şimdilik tüm Türkiye'de günde 200.000 variller. Ne kadar çok petrol üretimi yapılırsa cari açıkta o kadar çok azalır, ayrıca istihdam artar.

   Şu an Şırnak Gabar Dağı çevresinde (Küpeli Dağı) 41 kuyuda günlük rakam, 61.000 varil petrole çıkartılmıştır, bu rakam her ay artarak devam edecektir. Bu sayı tüm Türkiye'de üretilenin neredeyse yarısıdır şu an. Ayrıca tüm Türkiye'de kasım ayı içinde üretilen miktar 3.425.000 varil olmuştur. Gabar için hedef ise günlük 100.000 varildir.

   Bu  bölgede toplam rezervin şimdilik 1 milyar varil olduğu tespit edilmiş olup, ülkemize toplamda 70 milyar dolar para kazandıracaktır. Burası Cizre'ye 20 km uzaklıktadır. 

  Türkiye'de çok petrol çıkarılan ve araştırma yapılan yerler;

- Cudi Dağı, Şırnak Silopi.
- Kato Dağı, Şırnak.
- Faraşin Yaylası, Şırnak.
- Bestler Dereler, Şırnak.
- Cizre, Şırnak.
- Batman çevresi 20 bin varil.
- Diyarbakır çevresi 15 bin varil.
- Adıyaman çevresi 10 bin varil.
- Eruh, Siirt.
- Mardin çevresi.
- Hakkari çevresi.
- Van çevresi.
- Şanlıurfa çevresi.

- Bitlis çevresi.

  Şimdi Gelelim Analizimize

  Son yıllarda Amerika ve diğerleri, pkk terör örgütüne destek amaçlı yan örgütler kurdurttu harf oyunları ile. Birine pyd dediler, diğerine ypg. Harfler değişse bile gizli amaçları hep aynıydı bunların, neydi amaçları;

* Bölgeye huzur gelmesin.

* Amerika petrolden para kazansın.

* Komşu ülkelerin arası bozulsun.

* Arası bozulan ülkeler, gidip Amerika'dan silah satın alsın.

* Dünyada 70 ülke ve 2 milyarın lideri ve abisi konumunda olan Türkiye zayıflasın.

* Türkiye petrollerini çıkaramasın, ithal etmek zorunda kalsın.

* Türkiye ithalat yapınca cari açık versin.

* Dolayısı ile Türkiye ha bire dolar bulmaya çalışsın.

* Türkiye'yi dolar ile tehdit etmeye devam etsin.

* Türkiye istikrarsız olsun.

* Türkiye ha bire erken seçimlerle oyalansın.

* Türkiye'de darbeler olsun.

* Kısaca Türkiye zayıflatılsın, fazla büyümesin!

  Şimdi doğuda neden terörün 40 yıl bitirilmediğini daha iyi anlamışsınızdır. Düşünün şu an çıkan petrolleri biz 40 yıl önce çıkarmaya başlasaydık, Türkiye şu an nerelerde olurdu? Bazı örnekleri yazalım.

  ÖRNEKLER

* Türkiye faizler ödemek zorunda kalmazdı.

* Vatandaşlarımız iş bulmak için başka şehirlere göç etmezdi.

* İstihdam artardı.

* Bölge ve ülke çok kalkınırdı.

* Huzur ve mutluluk olurdu.

  Bu detaylardan sonra çıkan sonuç şudur:

  Birlikten kuvvet doğar, biz birlik olduk mu, kimse bizleri tutamaz. Amerika kimseye boş hayaller satamaz, kimseleri kandıramaz. Şunu asla unutmayalım, Amerika menfaati olmadığı yere adım atmaz. Eğer bir yere adım atıyorsa işin ucunda para, petrol, doğalgaz ve büyüklük hırs gücü var demektir. Bundan dolayı bir olalım, birlik olalım, kardeşçe büyük Türkiye için çalışmaya devam edelim.

  Ayrıca komşudan komşuya fayda gelir, binlerce kilometre ötedekinden fayda gelmeyeceğini Irak'ta ve Suriye'de yaşayan halk iyi bilir. Bunun için birlikte çalışmaya ve üretmeye devam edelim. Bu dileklerle hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwenerjigovtr, wwwiletisimgovtr, wwwmapeggovtr, wwwpngwingcom, wwwxcom, türkiye'nin petrol haritası, türkiye'de petrol yatakları haritası, türkiye petrol haritaları, sultan abdülhamid'in petrol haritası, sultan abdülhamit'in petrol haritası, TERÖR BİTİYOR PETROL ÜRETİMİ ARTIYOR, türkiye'nin petrol üretimi ve tüketimi, CARİ AÇIK AZALIYOR, türkiye'de yeni petrol bulundu, türkiye günlük petrol üretimi, feraşin yaylası, türkiye petrol haritası, türkiye'nin petrol rezervi, türkiye'nin petrol rezervi ne kadar, türkiye'nin petrol ihtiyacı, 1 varil petrol kaç litre, türkiye günlük kaç varil petrol, 1 varil petrol kaç kg, gabar'da günlük kaç varil petrol çıkıyor, türkiye petrol ihtiyacının yüzde kaçını üretiyor, türkiye'nin bir numaralı petrol şehri, türkiye petrol rezervi, türkiye petrol yatakları, türkiye'de petrol üretimi, gabar'da günlük ne kadar petrol çıkıyor, türkiye'de günlük kaç varil petrol üretiliyor, 1 varil petrol kaç litre eder, türkiye kendi petrol ihtiyacının yüzde kaçını üretiyor, gabar dağı'ndaki petrol rezervi, gabar dağı'nda yeni rekor, gabar'da günlük üretim, gabar'da yeni rekor, türkiye'de günlük ne kadar petrol çıkıyor, şırnak'ta bulunan petrol rezervi ne kadar, gabar'da günlük petrol üretimi, gabar'daki petrol üretiminde yeni rekor, gabar petrol rezervi ne kadar, gabar'da petrol üretimi, siyah altın nedir, türkiye günlük petrol tüketimi kaç varil, türkiye günlük kaç varil petrol tüketiyor, türkiye günlük kaç varil petrol üretiyor, türkiye petrol rezervi haritası, petrol sıralaması, ANALİZLER, petrol miktarı.

Daraldık genişlet bizi Ya Rabbi, Türkiye'nin yanında olanlar

   Misak-ı Milli Nedir?

   Osmanlı Meclis-i Mebusan üyeleri tarafından oluşan bir heyet tarafından kaleme alınıp, Peymânı Milli veya Ahd-i Milli olarak da ifade edilen Misak-ı Milli, Milli Mücadele'nin başka bir ifade ile İstiklâl Harbi'mizin nihai hedefi olup, o şartlar altında vatan toprakları için kabul edilen asgari sınırlardır. Misak-ı Milli Beyannamesi 28 Ocak 1920 tarihinde imzalanmıştır.

   Misak-ı Milli'nin kelime anlamı milli yemin / ulusal ant'tır.

Misak-ı Milli 

   Felah-ı Vatan grubunun bütün üyelerinin yanı sıra diğer vekillerce de imzalanan ve nihayet Meclis-i Mebusan'ın 17 Şubat 1920 tarihli oturumunda okunarak ittifak ile bütün dünyaya ilan edilen altı maddelik deklarasyondur.

   Beyannamenin kabulünden sonra İstanbul İtilaf devletleri tarafından işgal edilmiş, Meclis-i Mebusan basılmış ve bazı vekiller tutuklanmıştır.

   SONUÇ

   Misak-ı Milli sınırları içinde gösterilen Batı Trakya, Batum, Musul, Kıbrıs, Ege Adaları, Hatay ve İskenderiye Port Said hizasına kadar olan bugünkü  Suriye, Lübnan, Filistin ve Irak topraklarından sadece şu an Hatay, Türkiye topraklarının içindedir. Diğerleri ise o vakitlerde askeri ve ekonomik olarak güçlü olmamamızdan dolayı, sınırlarımızın dışında kalmıştır. Ayrıca Misakı Milli toprakları yaklaşık 1 milyon km2'den fazladır.

SON YILLARDA NELER OLUYOR

30 yıl önce Bosna Hersek'te olanlar.

20 yıl önce Irak'ta olanlar.

13 yıl önce Suriye'de başlayan olaylar.

Yıllardır Filistin'de olanlar.

Yakın zamanda Lübnan'a yapılan saldırılar.

   Ve diğer ülkelerde karşılaştığımız bazı durumların ortak özeti, Osmanlı yıkıldıktan sonra bu bölgelerde sıkıntıların baş göstermesidir. Yakın zamanda Suriye'de olanları gördünüz. Savaş ortamında bırakılıp, göçe zorlandılar. Şimdi o kişiler ülkelerine, Halep'e ve diğer şehirlere, topraklarına dönmek istiyor. Bunların dönebilmesi için, oraların huzur içinde olması lazım. Bunu da büyük Türkiye başaracaktır İnşaAllah. Ayrıca bu uluslararası göçlerle ilgili önceden bir yazı hazırlamıştık. O yazımızı bu linkimizden okursanız, dünyada olanları daha iyi anlamış oluruz.

   Aklımıza takılan önemli bir soruda var, Suriye topraklarında başka ülkelerin askerlerinin veya ajanlarının ne işleri var? Bu soru neden gündeme çok getirilmiyor? Getirilmediği için bu bölgelere huzur çok gelemiyor maalesef.

   Dünyaya 600 yıl hükmeden Osmanlı'dan sonra kurulan Türkiye, askeri ve ekonomik olarak son yıllarda büyük büyümeler göstermektedir. Türkiye ne kadar çok büyürse, bizim yolumuzu gözlemleyen dünyadaki 70 ülke ve 2 milyar insanın huzuru ve güvenliği artacaktır. Bundan dolayı çok büyümemiz, 2 milyar kardeşimizle beraber güçlenmemiz lazım.

   Bu sebeple diyoruz ki;

   Daraldık genişlet Ya Rabbi,

   Kardeşlerimiz daraldı sen onları genişlet Ya rabbi,

   Daraldık genişlet bizi Allah'ım,

   Çok daraldık genişlet bizi Ya Rabbim.

   Bu dileklerle hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwtbmmgovtr, wwwttkgovtr, wwwgooglecom, wwwxcom, misakı milli nedir, misaki milli, misak-ı milli beyannamesi nedir, misakı milli beyannamesi nedir, misak-ı milli ne demek, misakı milli ne demek, Daraldık genişlet bizi Allahım, ahdi milli nedir, DARALDIK GENİŞLET BİZİ YA RABBİ, ahd-i milli nedir, TÜRKİYE'NİN YANINDA OLANLAR, ahdi milli ne demek, misak-ı milli ne demek, misakı milli kaç km2, misak-ı milli sınırları, misak-ı milli haritası, ahdi milli beyannamesi, ahd-i milli beyannamesi, hama, lazkiye, erbil, humus, idlib, afrin, rakka, el bab, menbiç, kerkük, şam, deyrizor, haseke, kamışlı, menbic, el-bab, ayn el arap, aynel arap, azez, resülayn, resulayn, tel abyad, tel rıfat, ANALİZLER, misak-ı milli ne demek.

Türkiye nüfusu yaşlanıyor mu ve Türkiye'de yaşlı nüfus oranı

   65 yaş ve üzeri nüfus, istatistiklerde yaşlı nüfus olarak değerlendirilmektedir. 2018 yılı istatistiklerine göre Türkiye nüfusunun % 8,8'i yaşlı nüfus iken, 2023 yılında bu oran % 10,2'ye yükselmiştir. 

   Eğer oran verileri bu hızla giderse 2030 yılında % 12,9'a, 2040 yılında % 16,3'e, 2060 yılında % 22,6'ya, 2080 yılında ise % 25,6 çıkacağı öngörülmektedir.

   Verilerden de görüldüğü gibi nüfusumuz yaşlanmaktadır, bununla ilgili yazımızın ilerleyen bölümlerinde önemli notlarımız olacaktır.

   Yaşlı nüfusun artmasının yanında bunun tam tersi olarak, toplam doğurganlık hızı da azalmaktadır. Önce toplam doğurganlık hızı nedir onu yazalım, sonra bazı yılların oranlarını yazacağız.

Genç nüfus ve yaşlılık

   Bir kadının doğurgan olduğu 15 ile 49 yaş grubu arasında doğurabileceği ortalama çocuk sayısına, toplam doğurganlık hızı denir. Bu hız 2001 yılında 2,38 çocuk iken, 2023 yılında ise 1,51'e düşmüştür. Normalde olması gereken oran ise 2,10'dur (doğurganlık yenilenme düzeyi). Avrupa Birliği üye ülkelerinin 2022 yılı ortalaması ise 1,46'dır. 

   Bir yandan doğurganlık hızı azalıyor, bir yandan da yaşlı nüfus artıyor. Bu iki oran birbiri ile ters orantılı artmaya devam ederse, gelecekte büyük sorunlar olacaktır. Bu sorunlar nedir, maddeler halinde yazmaya başlayalım.

  TÜRKİYE NÜFUSU YAŞLANINCA NELER OLUR

- Yollarda oyun oynayan çocukların seslerini duyamaz hâle gelebiliriz.

- Evlerde çocuk sayısı azalacağı için çocukların kıskanması artabilir, özellikle 2 çocuklu evlerde. Eğer 3 kardeş olursa bu 3. çocuk, diğer 2 kardeş arasında hem denge kurar, hem de onlara iyi birer arkadaş olur.

- Üretim yapacak insanlar azalır, dolayısı ile tüketilecek ürünler azalır.

- Arz azalıp, talep artacağı için fiyatlar yükselir.

- Fiyatlar yükselince otomatik enflasyon artar.

- Yaşlı nüfusa bakacak gençler azalır. 

- Çalışacak insanlar zor bulunabilir.

- Genç nüfus azalınca Sgk ödemeleri azalacağı için, emekli maaş ödemeleri sıkıntıya girebilir.

- Hastane ve ilaçlara ödenen masraflar artar.

- Dünyada üretimde rekabet gücümüz azalabilir.

- Üretimde verimlilik azalabilir.

- Ekonomik büyüme küçülebilir.

  GENÇ NÜFUS ORANININ AZALMAMASI İÇİN NELER OLMALI

- Evlenme yaşı yükseldi, düşmelidir. Nasıl olabilir diye sorduğumuzda aklımıza ilk gelen örnek, herkesin üniversite okuyacağına mesleki yeteneği olan gençlerin yeteneklerine göre çalışıp, erkenden işe girmesi ve evlenmesi olarak diyebiliriz.

- Doğurganlık hızı artmalıdır.

- Bayanlar bir yandan iş hayatı ile uğraşırken, bir taraftan da çocuklara bakmakla yorulmaktadır. Bundan dolayı ev hanımlığı desteklenmelidir.

- Memur bayanlar çok destekleneceğine, ev hanımı olan bayanlara daha çok destek verilmelidir.

- Bu desteklerle bayanlar için evden çalışma olanakları artırılmalıdır.

- Ev hanımları için en az 3 çocuk yapmış, 30 yıl evli kalmış ve 55 yaşını tamamlamış olanlara Bağ-kur ödemeleri devlet tarafından ödenmiş sayılarak, emekli edilebilir. Böylece bayanlar çalışmak zorunda kalmaz ve çocuklarını yetiştirir.

- Normal doğum teşvik edilmeli ve sağlık ocaklarında bolca psikolojik destek verilmelidir.

- Bayanların hamilelik döneminde olan özel hastane masraflarının belli kısmı karşılanabilir.

- Bebek doğduktan sonra aylık destek ödemeleri yapılabilir.

- 3 çocuğu olan ailelere okul masrafları için destekler verilebilir.

- Okula giden çocuklara servis desteği verilebilir.

- Ev vergilerinde 3 çocukları olanlara destekler olabilir.

- 3 çocuğu olan ailelere ev alırken destekler verilebilir.

- Belediyeler 3 çocuğu olan ailelere % 20 su faturalarında indirim yapabilir.

- Elektrik ve doğalgaz faturalarında ailelere % 10 indirim yapılabilir.

- Çocuk sayısının artması için boşanma sayılarının düşürülmesi gerekir. Bunun için aileler gerekli destekleri kendi akrabalarından almalıdır. Çünkü boşanınca işler kolaylaşmıyor, tam tersi hayat daha zorlaşıyor, üzerlerindeki iş yükleri ve sorumluluklar artıyor. Bu yüzden hemen boşanma düşünülmemelidir.

- Eğer iki tarafta boşanmada % 100 kararlı ise, boşanma davaları uzun sürmemeli ki, boşanan çiftler ileride başka aile kurabilsin.

- Geniş ailelerin temel taşları olan nine ve dedelerin torunlarla olan iletişimleri artırılmalı, böylece çocuklar kendilerini daha iyi hisseder.

- Çekirdek aileyi güçlendirecek adımlar atılmalı.

- Süresiz nafaka durumu güncellenmeli, yoksa gençlerin bazıları evlenmekten korkabilmekte.

- İyi niyetlerle çıkartılmış, ama sonra art niyetli kişilerce kullanılabilen 6284 kanunu güncellenmeli. Bu konuya önceden yargı ile hazırladığımız bir analiz yazımızda da değinmiştik. O yazımızı bu linkimizden okuyabilirsiniz.

- Medyada aileyi özendirecek diziler yapılmalı, yıkacak değil.

- Hazır gıdalarla aramıza mesafeler koymalıyız.

  Evet, gelecek artık gençlerindir. Eğer sokaklarda çocuklar, yollarda gençler azalırsa geleceğimiz tehlike altına girmeye başlamış demektir. Bunun çözümü de çocuk sayılarının artması ve onların dedeleri ve nineleri ile olan geniş aile bağlarının artırılması ile olur.

   Önemli verileri yazarak sizlere olabilecek durumları anlatmaya çalıştık. Bizden yazması, sizlerden okuması. Bu dileklerle yazımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Başka yazılarda görüşmek üzere hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwtuikgovtr, wwwgooglecom, Türkiye yaşlanıyor mu, demografik dönüşüm, türkiye toplam doğurganlık hızı nedir, türkiye doğurganlık oranı nedir, TÜRKİYE NÜFUSU YAŞLANIYOR MU, türkiye doğurganlık hızı nedir, TÜRKİYE'DE YAŞLI NÜFUS ORANI, türkiye genel doğurganlık hızı nedir, türkiye de doğurganlık oranı nedir, türkiye'de doğurganlık hızı nedir, türkiye de doğurganlık hızı nedir, çekirdek aile nedir, büyük aile nedir, geniş aile nedir, aile tipleri, geleneksel aile nedir, türkiye'de yaşlı nüfus artıyor mu, türkiye'de nüfus yaşlanıyor mu, türkiye'de 65 yaş üstü nüfus, nüfus projeksiyonları, türkiye nüfusu alarm veriyor, türkiye'nin nüfusu hızla yaşlanıyor, türkiye'nin yaşlı nüfus oranı, türkiye demografisi, türkiye yaşlı nüfus oranı, türkiye'nin nüfusu yaşlanıyor mu, yaşlı nüfusun fazla olmasının sonuçları, yaşlı nüfus artarsa ne olur, türkiye'de yaşlı nüfusun artmasının sonuçları, doğum istatistikleri, doğurganlık hızındaki düşüş, türkiye doğum oranı, doğum oranı türkiye, avrupa doğurganlık oranı, türkiye'de doğum oranı düştü, doğum oranlarındaki düşüş, doğurganlık hızı neden düşüşte, doğurganlık istatistikleri, türkiye'de doğum oranları neden düştü, yaşlı nüfus bilgileri, doğum oranını artırmak için, genç nüfus azalırsa, genç nüfus avantajı, yaşlanan nüfus, yaşlılar, ANALİZLER, türkiye'de doğurganlık oranı nedir.

İnternet Fiyatlarına Zam, Nasıl olur bu Fiyat Tarifeleri

   Günümüzde bilgiye ve habere 24 saatlik günün her hangi bir vaktinde, saat kısıtlaması ve mekan sınırlaması olmadan ulaşabilmenin en hızlı yolu internet iledir. Devletimiz internet hem hızlı, hem de uygun fiyatlı olsun diye bütün yatırımları desteklemektedir.

   Bu yatırımlar artan internet hızları ile bizlere hizmet olarak geri dönmektedir. Bu hizmetler için Devletimize teşekkür ederiz. Bizler yapılan hizmetlere teşekkür ederken, gördüğümüz olumsuz durumlar içinde yapıcı eleştiriler yaparız. Bu yazımız son haftalarda gördüğümüz aşırı şikayetlerden biri üzerine olacaktır.

İnternet

   İNTERNET FİYATLARINA ZAM

   Yıllık internet abonesi olan müşterilere aylığı 150 ile 200 TL arasında olan internet fiyatları, son haftalarda 350 ile 600 TL arasında çılgın fiyatlara çıkarılmış durumda. Allah aşkına bu nasıl fiyatlardır? Bu zamlarla alakalı aklımıza gelen bazı soruları hemen sizlere yazmak istiyoruz.

  AKILDAKİ SORULARIMIZ

- Sayın Ulaştırma Bakanlığı yetkilileri, bu fiyatları kim kontrol ediyor?

- Aşırı zamlarla yapılan psikolojik durumun ne kadar farkındasınız?

- İnternet firmaları istediği fiyatlara, interneti satabilirler mi?

- 5G ile internet ucuzlayacaktı, kimler pahalı yapıyor?

- İnternet firmaları kendi aralarında kartel mi oluşturuyor?

- Cimer üzerinden yapılan şikayetleri görüyor musunuz?

- İnternette sosyal medyadan yapılan şikayetlere bakıyor musunuz?

- İnternet fiyatları artınca, bunun hükümete karşı halkta ters etki yapacağını görmüyor musunuz?

- Her internet artışı demek 20 milyon tane evdeki tüm insanların etkilenmesi demektir, doğru mu?

- Bu aşırı zamlar enflasyonu artıracaktır, bunun ne kadar farkındasınız?

- Bu aşırı zamlı fiyatlardan Sayın Cumhurbaşkanımızın haberi var mı?

  Şimdilik bu kadar soru yeter, başka soruları fiyatların düşmemesi durumunda sonra tekrardan yazarız. Bu yapıcı eleştirimizi yazdıktan sonra internetin avantajları ve dezavantajları nelerdir, kısaca yazalım.

  İNTERNETİN YARARLARI VE ZARARLARI NELERDİR

  İnternetin hayatımızı kolaylaştırdığı kadar, zararları da olmaktadır. Bunları ayrı ayrı başlıklar altında yazalım, sonra iki durumu derinlemesine düşünelim.

  İNTERNETİN YARARLARI NELERDİR

  - Bilgiye erişim kolaylaşıp, araştırma yapılır.

  - Bilgiyi paylaşmak kolaydır.

  - Uzaklardaki tanıdıklarla iletişim kolaydır.

  - Eğitim olanakları kolaylaşır.

  - Öğrenmek için bir çok kurstan faydalanılır.

  - Dijital kütüphanelerden yararlanılır.

  - İnternet üzerinden iş olanakları olur.

  - Oyunlar oynanır.

  - Filmler seyredilir.

  - Diziler izlenilir.

  - Müzik dinlenilir.

  - Gazete okunur.

  - Haberler seyredilir ve okunur.

  - Alışveriş yapılır.

  - Fikir alışverişinde bulunulur.

    İNTERNETİN ZARARLARI NELERDİR

  - Bilgileriniz çalınabilir.

  - Bağımlılık yapabilir, kendinizi kaptırmayınız.

  - Boş işlerle vakit kaybedebilirsiniz.

  - Aşırı bilgi kirliliğine maruz kalabilirsiniz.

  - Sosyal hayattan ayrı kalabilirsiniz.

  - Dolandırılabilirsiniz.

  - Virüslerle uğraşmak zorunda kalabilirsiniz.

  - Siber suçlarla baş başa bırakılabilirsiniz.

  - Sanal kumarlara alıştırılabilirsiniz.

  - Çok fazla oturarak sağlığınız bozulabilir.

  - Cinsel istismar yapanlarla karşılaşabilirsiniz.

  

   İNTERNETTE NASIL GÜVENLİ OLURUZ

  - Şifrelerimizi tanımadığımız kişilere söylemeyelim.

  - Şifrelerimiz kısa olmasın.

  - Şifrelerimizde harf ve rakamlar olsun.

  - Bilmediğimiz linklere tıklamayalım, özellikle e-maillerde.

  - Güvenli sitelere bakalım.

  - Güvenli virüs yazılımları kullanalım. 

  - Çocuklarımızın girdiği siteleri sessizce kontrol edelim.

  - Çocuklara internetin zararlarını anlatalım.

  - Çocukların baktığı bilgisayarlar salonda olmalı.

  - Çocukların geç saatlerde internete girmesine izin vermeyiniz.

  - İnternette tanımadıklarınızla görüntülü konuşmayınız.

   Sonuç olarak hayatımızı kolaylaştıran internete kendimizi fazla kaptırmadan ve hayırlı işlerle uğraşırsak, bizlere çok faydası olur. Tam tersi boş ve yasal olmayan işlerle uğraşırsak, bizleri hapse bile attırabilir. O yüzden dikkatli olalım, sosyal hayatın her zaman gerçek bir hayat olduğunu unutmayalım. Bu dileklerle hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwgooglecom, wwwpngwingcom (resim), halk izlenimleri, NASIL OLUR BU FİYAT TARİFELERİ, internet ücretleri, evde internet paketleri, ev interneti, internet yararlı mı zararlı mı, internetin hayatımızdaki önemi nedir, internet bağımlılığı nasıl engellenir, internet bilgi güvenliği nasıl sağlanır, internetin faydaları nelerdir, internetin avantajları nelerdir, internetin dezavantajları nelerdir, güvenli internetin nedenleri, güvenli internet kullanımı, internetin bilgi güvenliği nasıl sağlanır, internetin eğitim alanındaki rolü nedir, internetin hayatımızdaki önemi nedir, internetin yararları ve zararları hakkında, internetin riskleri ve zararları nelerdir, internet fiyatları neden pahalı, internetin olumsuz yönleri nelerdir, internetin hayatımıza etkisi nedir, internetin getirdiği riskler nelerdir, internetin faydaları ve zararları nelerdir, internetin günlük yaşama etkileri, internetin getirdiği fırsat ve faydalar, aşırı internet kullanımının zararları nelerdir, internetin avantaj ve dezavantajları nelerdir, internetin yarar ve zararları nelerdir, ev interneti ve zam şikayetleri, internete zam geldi, internet neden bu kadar pahalı, internet tarifelerine zam, internet fiyatına zam, internet fiyatlarına büyük zam, internete yeni zamlar, internete zam yapıldı, internet fiyatlarına devasa zam, internet zam, internet zammı, internet fiyatları çok yüksek, internet fiyatları neden yüksek, internet fiyatları çok pahalı, internet fiyatları uçtu, internet fiyatları ev, internet fiyatları zam, ev internet fiyatları, internet fiyatları aşırı pahalı, internete aşırı zamlar, ANALİZLER, internet ücretlerine zam.

Türk Devletleri Teşkilatı'nın Yeni Bayrağı Kabul Edildi

   Türk Devletleri Teşkilatı büyüyor, önemli kararlar alıyor.

   2009 yılından itibaren dünyaya huzuru getirecek büyük birliğin ilk adımları atılmıştı. Bu arada sitemizi yeni okuyanlar dünyada büyük birliği merak etmeye başlamış olabilir. Hemen bu merakları gidermek için 3 yıl önce hazırladığımız KIZILELMA BİRLİĞİ yazımızı bu linkten tekrar okumanızı tavsiye ederiz. 

   Yazımızı okuduğunuza göre şu an itibari ile dünyada 70 ülke ve 2 milyar insanın huzuru ve güveni için Kızılelma Birliğinin ne kadar önemli olduğunu sizlerde görmüş oldunuz. İleride İnşaAllah bu veya buna benzer bir isimle böyle büyük bir birlik kurulur ve dünyaya gerçekten huzur ve mutluluk gelir.

   Şimdi gelelim tekrar konumuza, Türk Devletleri Teşkilatı'na. 

Türk Devletleri Teşkilatı Bayrak

   6 Kasım 2024 tarihinde TDT Devlet Başkanları Konseyi 11. zirvesi, Kırgızistan'ın başkenti Bişkek'te yapıldı. Burada önemli karar alındı, bu karar neydi:

   TEŞKİLATTA ALINAN YENİ KARAR

   Bayrakta değişikliğe gidildi. Önceki bayrağın etrafı Türklüğün sembolü olan, sekiz köşeli Selçuklu Yıldızı ile çevrelendi.

  YENİ BAYRAK NELERİ ANLATIYOR

- Türk İslam geleneğini ifade ediyor.
- Türk Devlet yapısını ifade ediyor.
- Kültürel miraslarımızı ifade ediyor.
- Ortak tarihi değerlerimizi yansıtıyor.
- Mavi turkuaz renkle birliği ifade ediyor.
- İstikrarı yansıtıyor.
- Gücü temsil ediyor.
- Dayanışmayı ifade ediyor.
- Özgürlüğü gösteriyor.
- Güneş gibi dünyaya parlayacağını ifade ediyor.
- Bilgelik ve rehberliği anlatıyor.
- Bereket ve mutluluğu ifade ediyor.
- Cesareti gösteriyor.

- Azmi ve kendine güveni anlatıyor.

- Umutlu olmayı ve daima ilerleme hedefini gösteriyor.

- 8 köşe şu an Teşkilata üye ülke sayısını da temsil etmektedir (tam üye + gözlemci üye).

  EYLÜL 2024'TE ALINAN BAŞKA ÖNEMLİ KARAR

- Türk Devletleri Teşkilatının kurduğu Türk Dünyası Ortak Alfabe Komisyonu, 34 tane harften oluşan Ortak Türk Alfabesi önerisinde anlaştı. Bu anlaşmayı merkezi Kazakistan'ın başkenti Astana'da bulunan, Türk Akademisi açıkladı. Açıklamada Türk Akademisi ve Türk Dil Kurumu'nun 2 yıldır çalıştığını ve 3. toplantıda ortak karar alındığını bildirdi. Bu karara göre alfabedeki her harf Türk Dillerinde bulunan farklı fonemleri temsil etmektedir.

   Bu karar çok önemlidir, çünkü kardeş ülkelerle olan iletişimlerimiz daha hızlı ve kolay olacaktır. Onlarla olan karşılıklı anlayış ve işbirlikleri artıp, dil mirasları da korunacaktır. Şimdiden tüm ülkelere hayırlı olsun.

  TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI KAÇ ÜLKEDEN OLUŞUYOR

- Türkiye.
- Azerbaycan.
- Kazakistan.
- Kırgızistan.

- Özbekistan.
- Türkmenistan.
- Macaristan.

- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti.

  İlk 4 devlet, kurucu üyedir.

  TÜK DEVLETLERİ TEŞKİLAT YAPISI NEDİR

- Devlet Başkanları Konseyi.
- Dışişleri Bakanları Konseyi.
- Aksakallar Konseyi.
- Kıdemli Memurlar Komitesi.

- Sekreterya.

  HATIRA PARA

  Türk Dünyasının büyük fikir ve düşünce adamı olan İsmail Gaspıralı'nın önemli bir şiarı vardı:

  ''Dilde, Fikirde, İşte Birlik''.

  Bu şiar birliğin ruhunu yansıttığı için Darphanemiz tarafından bu ruhu anlatan hatıra para basılmıştır. Bu para toplantıda liderlere, Cumhurbaşkanımız tarafından hediye edilmiştir. 

   İleride İnşallah ortak paramızda olur ve kullanırız, bunu herkes canı gönülden istemektedir.

TDT Hatıra Para

   Teşkilatın önemli bir toplantısı daha bitti. Bundan sonraki senelerde Türk Dünyası için başka önemli kararlar alınması temennisiyle yazımızın sonuna gelmiş bulunmaktayız. Büyük hedefimiz dünyada KIZILELMA BİRLİĞİ diyerek, hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwturkicstatesorg, wwwxcom/Turkic_States, wwwgooglecom, wwwemagazadarphanecom, TDT nedir, türk devletleri teşkilatı kaç ülke var, TÜRK DEVLETLERİ TEŞKİLATI'NIN YENİ BAYRAĞI KABUL EDİLDİ, türk devletleri teşkilatının yeni bayrağı kabul edildi, Türkistan, türk devletleri teşkilatı nedir, türk devletleri teşkilatı haritası, türk devletleri teşkilatı para birimi, tüm türk devletleri haritası, türk devletleri teşkilatı ortak para birimi, türk devletleri teşkilatı toplantısı ne zaman, türk devletleri teşkilatı zirvesi ne zaman, türk devletleri teşkilatı üye ülkeleri, türk devletleri teşkilatı devlet başkanları, türk devletleri teşkilatı 11'inci zirvesi, türk devletleri teşkilatı üye devletleri, türk devletleri teşkilatı üyeleri, türk devletleri teşkilatı kurucu üyeleri, ANALİZLER, tdt bayrağı.

Türkiye tüm ülkelere mesaj veriyor, ya bizim yanımızda olun

   Ya da terör örgütlerine destek verenler, desteklerini acilen kessin!

   Evet artık dünyada saflar iyice netleşmeye başlayacak. Çünkü Türkiye 1 yıldır terör bitecek, bunun için ne gerekiyorsa yapılacak diyor.

   Dolayısı ile dünyada 70 ülkenin lideri ve abisi konumunda görülen Türkiye, terörü bitirmek için kararlılığını ortaya koyuyor.

   Bu saatten sonra bizim yanımızda olmayan ülkeler kendileri bilir, bundan sonra olacaklara herkes hazır olsun. Nelere mi hazır olsunlar?

Türkiye'den Dünyaya Mesaj

  HAZIR OLSUNLAR!

- Terör örgütlerine destek verirseniz, bizim dostumuz olmayacağına.

- Tüm terör örgütleri ile aranıza mesafe koymanız gerektiğine.

- Bize düşmanlık eden tüm terör örgütlerini dağıtacağımızı bilmeniz gerektiğine.

- Türkiye'nin 85 milyondan ibaret olmadığını, Türkiye'nin dünyada 70 ülke ve 2 milyar insanın yolunu gözlediği ülke olduğunu bilmeniz gerektiğine.

- Dünyaya huzur gelmesinin gerekliliğine.

- Dünyada huzur istemiyorsanız, huzursuzluğu kendi ülkelerinizde yapmanız gerektiğine.

- Dünyada teröristlere destek verirseniz, o desteğin dönüp dolaşıp günün birinde sizi de vuracağına.

- Türkiye'yi karıştırmak isteyen ülkelerin ve onlarla bağlantılı kişilerin ellerinin mutlaka kırılacağına.

- İyiliğin kazanacağını, kötülüğün ise her zaman kaybedeceğini bilmeniz gerektiğine her zaman hazır olmalısınız.

   Bu maddeler gibi onlarca madde daha yazarız ama bazen çok yazmak iyi değildir, çünkü karşı tarafın düşünmesine engel olmuş oluruz. O yüzden bizim yazdıklarımızı okuyup düşünmeyi, karşı ülkelere bırakıyoruz.

  Yazımızın sonuna yaklaşırken bugün medyaya yeni bir terör haberi düştü. Türkiye'mizin en önemli Savunma Sanayii firmalarımızdan olan Tusaş'a terör eylemi yapıldı. Bildiğiniz gibi Tusaş bizim Uzay çalışmaları, Kaan, Anka ve Hürkuş uçaklarımızın ar-ge çalışmalarının ve üretim aşamalarının yapıldığı devasa büyüklükteki (15.000 personel) fabrikamızdır. Bu fabrikamızla ilgili 2 sene önce detaylı bir yazı hazırlamıştık, o detayları isterseniz bu linkimizden tekrar bir okuyalım. 

  Yapılan bu terör eylemi ile bizlere mesaj göndermek isteyen kimler varsa bizlerde diyoruz ki, şunları kimseler asla unutmasın.

  UNUTMASINLAR!

* Hiç kimse terör eylemleri ile Türkiye'ye mesaj veremez!

* Mesaj vermek isteyenlere gerekli mesajlar, yeri ve vakti geldi mi fazlasıyla verilir!

* Türkiye her konuda tam bağımsız olmak için çalışacaktır.

* Bir taraftan teröristlere destek verip, bir taraftan da bize geçmiş olsun dilekleri sunanları bu millet çok iyi görüyor, biliyor ve unutmaz!

   Birlikten kuvvet doğar diyerek, 85 milyon el ele büyük Türkiye için çalışmaya devam diyoruz. Bugün Tusaş'ta şehit düşen tüm çalışanlara Allah'tan Rahmet ailelerine sabırlar, yaralı olan tüm çalışan gazilerimize ise acil şifalar diliyoruz.

   Bu dileklerle hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwpngwingcom (resim), haber izlenimleri, wwwiletisimgovtr, tusaş'a yapılan terör saldırısı, TÜRKİYE TÜM ÜLKELERE MESAJ VERİYOR, tusaş saldırısı, YA BİZİM YANIMIZDA OLUN, tusaş'a terör saldırısı, tusaş kahramankazan yerleşkesine terör saldırısı, tusaş ankara kahramankazan tesislerine yönelik terör saldırısı, tusaş'a yönelik terör saldırısı, tusaş'a yönelik terör eylemi, ankara kazan'da patlama, tusaş'a terör saldırısına tepkiler, tusaş'a terör saldırısına dünyadan tepkiler, ankara'da tusaş tesislerinde patlama, tusaş'a yapılan terör eylemi, tusaş tesisine terör saldırısı, ankara'da tusaş'a terör saldırısı, tusaş terör saldırısı, ankara'da tusaş tesislerine terör saldırısı, tusaş patlama, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii A.Ş., tusaş 15 bin çalışan, tusaş saldırı, türkiye'nin yanında olan, türkiye'nin karşısında olan, türkiye'ye destek veren, kim türkiye'nin yanında kim karşısında, türkiye'nin yanındayız, türkiye ile olan kazanır, bizimle olan kazanır, türkiye ile birlik olanlar kazanır, bizle olan kazanır, ANALİZLER, ankara tusaş'ta terör saldırısı.

Yahya Sinvar Gazze için son ana kadar savaştı Şehit oldu

   1 yıl önce Gazze ile ilgili bir yazı hazırlamıştık. O yazımızda İsrail'in 1947'den beri Filistin'i işgal ettiğini ve oradaki insanlara baskı ve zulümler yaptığını anlatmıştık. Daha sonra neler olması gerektiğini önerilerimizle beraber yazmıştık. Önce o yazımızı bu linkimizden bir okuyalım, sonra bu konumuzu kısaca yazalım. 

   Önceki yazımızı okuduğumuza göre yeni konumuza artık başlayabiliriz.

İsmail Haniye Yahya Sinvar

   MİLLİ MÜCADELE KAHRAMANLARI

   Sütçü İmam, Nene Hatun, Şahin Bey, Kara Fatma, Yörük Ali Efe, İpsiz Recep ve diğerleri.

   Bu büyüklerimiz vaktinde bizim büyük kahramanlarımızdır, neden mi?

   Mondros Ateşkes antlaşmasından sonra Anadolu'da işgaller başlamıştı. Vatanımızı korumak ve bağımsız yaşamayı düşünen kişilerce Kuvayı Milliye birlikleri kurulmuştur. Bu birlikler vatanımızı korumak için çok mücadele etmişlerdir. Örnek olarak Sütçü İmam şunu söylemiştir;

- Maraş bize mezar olmadan düşmana gülzar olmaz.

   Ayrıca bir Cuma namazı vakti Maraş'taki Ulucami'de Rıdvan Hoca şunu söylemiştir;

- Ey Müslümanlar, bir beldede Cuma namazı kılmak için o beldenin hür olması gerekir. Eğer beldede hürriyet yoksa, orada İslam sancağı dalgalanmıyorsa, namaz kılmak caiz değildir.

  Birde Erzurumlu Nene Hatun'un sözlerine bakalım;

- Bu bebeği bana Allah C.C. verdi, ona Allah bakar dedikten sonra, bebeğini beşikte bırakarak Erzurum halkıyla beraber Osmanlı Rus savaşına cepheye gitti.

   Kısaca birileri gözlerini Vatanımıza dikmişse o an değerli büyüklerimiz, Vatan için gözlerini kırpmadan mücadele etmişlerdir. Allah C.C. hepsinden yaptıkları için Razı olsun, ruhları için bir Fatiha okuyalım.

   GAZZE'Yİ SAVUNANLAR

   Gazze'yi kimler savunuyor

   CEVAP: Hamas Siyasi Büro Başkanlığı, askeri birlikler ve bunun gibi diğer mücahitlerdir. İsim olarak kimdir bunlar:

   - İsmail Haniye, Yahya Sinvar, Halid Meşal, Kassam Tugayları, Kudüs Tugayları, Mescid-i Aksa Şehitleri Tugayları ve ismini bilmediğimiz binlerce vatansever kişi...

   Bu mücahitlerden İsmail Haniye ve Yahya Sinvar şehit edildi, mücadele ise yarım kalmadan devam ediyor. Hamas'ın yeni liderinin kim olacağı gizli tutulacak, ileride belki açıklanabilir.

   Şimdi bazıları Gazze ve mücahitlerle alakalı söylenip durmaktadır. O zaman bizler onlara sorularımızı soralım, kararı halkımız versin.

  SORUYORUZ

- İsrail Filistin'e yıllardır zulüm yaparken, vatanını savunan Hamas üyelerini niçin Milli Mücadele Kahramanları olarak görmeyenler var?

- Bunları kahraman olarak görmeyenler, bir bakıma İsraillileri savunmuş olmuyor mu?

- Hamas üyeleri vatanlarını savunmayıp, tamamen İsraillilere mi bırakıp gitsin?

- İsrail'in büyük amacının Mescid-i Aksa'yı yıkmak olduğunu bilmiyor musunuz?

- Amerika'da Türkiye ile ilgili 8 sene önce gazetede yayımlanan harita hakkında bugüne kadar ne cevabınız oldu? Haritayı görmediyseniz bu linkten detayları ile okuyabilirsiniz.

- Gazze'de ne yaparsanız yapın, Mücahitlerin bitmeyeceğini bilmiyor musunuz?

- 15 milyonluk İsrail'in 8 milyarlık dünyada 6 milyarı susturması, sizlerin garibinize gitmiyor mu?

- Bizim Çanakkale Şehitliği'nde Filistinlilerinde olduğunu biliyor muydunuz?

- İsrail hakkında neler düşünüyorsunuz, çok merak ediyoruz?

  SONUÇ, GAZZE ÖZGÜR OLACAK

  İsrail, Amerika ve diğerleri perde arkalarında ne plan yaparlarsa yapsınlar, Gazze sonunda ÖZGÜR olacak. Şu an Gazze'de olanlar değil, asıl 8 milyarlık dünya büyük sınav altındadır. Bu sınav kimilerine kolay, kimilerine ise zor geçiyor. Bu sınavı hiç bir zaman unutmayınız, sonuna kadar boykot, sonuna kadar cihad.

  Çanakkale'yi savunmakla, Gazze'yi savunmak birbirine çok benziyor. Selam olsun Vatanını savunan tüm mücahitlere.

  Bu dileklerle hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız.

  Kaynaklar; wwwgooglecom, haber izlenimleri, wwwxcom izlenimleri, yahya sinwar, yahya sinvar şehit oldu, milli mücadelenin unutulmaz kahramanları, YAHYA SİNVAR GAZZE için SON ANA KADAR SAVAŞTI ŞEHİT OLDU, hareketin lideri yahya sinvar, hamas yahya sinvar açıklaması, hamas lideri kim olacak, hamas siyasi büro başkanı, hamas lideri kimdir, şehit yahya sinvar, hamas lideri yahya sinvar şehit edildi, hamas'ın siyasi büro başkanı yahya sinvar, hamas'ın lideri kimdir, hamas lideri sinvar, hamas'ın yeni lideri kim, ANALİZLER, hamas lideri yahya sinvar açıklaması.

Milletimizin Yargı Paketinden ve Devletimizden Bekledikleri

   Kelime anlamı hak ve hukuka uygunluk, hakkı gözetme veya yasalarla sahip olunan hakların herkes tarafından kullanılmasının sağlanması olan adalet kelimesi hakkında yazacağız bugün.

   Adalet yüzlerce yıl herkese lazım olan en büyük haktır. Bir olayda haksız duruma düştüğümüzde ilk işimiz, hakkımızı aramak için avukatımız ile mahkemelerin yolunu tutmak olacaktır. Mahkemelere gittiğimizde bir çok prosedürler vardır. Bizler bu yazımızda çevremizde gördüğümüz ve duyduğumuz talepleri bir analiz olarak hazırlamaya karar verdik. Yazımızı fazla uzatmadan halkımızın beklentilerini, büyüklerimizin ve milletimizin okuması için yazacağız.

Yargı Paketinden Beklenilenler

   HALKIMIZIN BEKLEDİKLERİ

* Birbirine çok benzer 2 davada bir mahkemede bir karar, diğer mahkemede başka karar çıkabiliyor. Bunlar minimuma indirilmeli, mümkünse sıfıra yaklaştırılmalıdır.

* Davalar kısa sürede bitirilmeli, milleti bıktıracak zamanlara yayılmamalı, böylece milletimizin işleri kolaylaşmalı. Bildiğiniz gibi davalar toplam 3 kademeden (İlk derece mahkemeler-İstinaf-Yargıtay) oluşmaktadır. Eğer ilk derece mahkemelerinde hakkımızın verilmediğini düşünüyorsak ve şartlarımız uyuyorsa üst mahkemelere başvurabiliriz.

* Bakanlıkta bir birim kurulup, davası bitenler telefonla aranıp, konuşulmalı. Böylece milletimizin mahkeme süreçlerinden memnun kalıp kalmadığı tespit edilmelidir. Bu tespitlere göre eksikler nerede varsa, hemen gerekenler yapılmalıdır. Çünkü halkımız adaletin geç işlediğine ve hakkını alamadığına kanaat getirmeye başlarsa, toplumda kimse mahkemelere başvurmak istemeyebilir.

* Davalar görülürken davalı olan kişiler bir duruşmada farklı ifade verirken, sonraki duruşmalarda tam tersine yakın ifadeler verip, mahkemeyi uzatmaya çalışabiliyor. Bu tarz davranış yapanlara cezalar ağır olmalı ki, kimse davaları uzatmak için farklı beyanlar vermesin. Çünkü bir ifade ile diğer ifade arasında 180 dereceye varan çelişkiler olabiliyor. Yani iki dediğinden biri kesin, yalan olmuş oluyor.

* İstinafa giden davacı sayısı artıyorsa, ilk derece mahkemelerde hakkını alamayan davacı sayısı artıyor demektir. Dolayısı ile istinafa gidenlere, niçin gittiği üzerine görüşmeler yapılmalıdır. Eksik veya hatalar varsa, çarelerine bakılmalıdır.

* Davalarda hakimler empatiyi çok yapmalıdır. Yani davalı ve davacı yerine kendini bir an koyup, neler düşündüklerini hissetmeli. Sonra ona göre değerlendirmelerini hazırlayıp, sonuca gitmelidir.

* Boşanma davalarında süresiz nafaka olmamalı, evlilik süresi kadar olmalı. Çünkü boşanan erkek, başka biriyle evlenirse hem eski eşine ömür boyu nafaka vermek durumunda kalabilir, hem de yeni eşine bakmak zorunda olacak. Bakamazsa yeni eşiyle sorunlar çıkıp, kurulan aile tekrar dağılabilir.

* Haberlerde bazen duyuyoruz, babasının emekli maaşını alabilmek için eşinden boşanmış ama eski eşiyle birlikte yaşayanları. Bunun için muhtarlar devreye alınmalı, bu tarz suistimal yapanlar tespit edilip, devletimizden haksız yere paralar alınması önlenmelidir. Bu yapılırsa mahkemelere ilave davalar gelmemiş olur, iş yükleri azalır.

* Millet devletimize adaleti ile güvenmeli, yeri geldi mide korkmalı. Yani ben suç işlesem bile içeri girmem düşüncesi asla olmamalı kimselerde.

* Bazı durumlar için idam (kontrollü) geri gelmeli. Bunun için 5 hafta önce detaylı bir yazı hazırlamıştık. O yazımızı bu linkimizden okursanız iyi olur. Kısaca milletimiz devletimize adaleti ile güvendiği kadar birazda çekinmeli ki, büyük suçlar işlemeyi düşünemesin. Yoksa yine medyada benzer çocuk ve cinayet haberleri duyarız. 

* Televizyonlarda bazen görüyoruz, itfaiye ve ambulans gibi acil hizmet veren arabalara yollarda yol vermeyen şoförleri. Bunlara çok ağır cezalar verilmeli ki, kimse bir daha engellemeye cesaret edemesin.

*Kadının beyanı yasası 6284, iyi niyetle çıkartılmış bir yasadır. Ama bunu art niyet olarak kullananları haberlerde duyuyoruz. Bu yüzden bu yasa üzerinde değişiklik olmalı, yok yere hapis yatanlar olmamalı. Mesela bir kız babasından korkup, babası hakkında yalan beyanda bulunup, hapse attırmış. Bu yüzden mutlaka boşluklar doldurulmalı. Eğer bayan yalan ifade vermişse, en az 5 yıl hapis cezası verilmeli ki, kimse yalanı aklından geçiremesin.

* Bazen internette görüyoruz birisi içeri alınıyor, sonra serbest bırakıldığı sosyal medyada duyuluyor. Büyük tepkiler olunca ise tekrar içeri alınıyor. Yani durum sosyal medyaya düşünce tersine dönüyor. O zaman burada bir terslik var. Medyaya düşmeden önce serbest kalan biri, sosyal medyaya düştükten sonra nasıl içeri alınıyor. Hangi karar hatalı diye milletimiz sorguluyor. Bunun olmaması için en başta savcılarımız çok dikkatli olmalı. Çünkü bugün gerçek bir suçlu başkasına zarar verirken, yarın herkesin başına zararlar açabilir. Ya da suçsuz olan biri yanlışlıkla içeride kalabilir.

* Yalan haber yapanlar için yasa çıktı ama neredeyse her gün sosyal medyada yalanlar dolanıyor. Bundan dolayı bu yasa tekrar gözden geçirilmeli, yalanlara çok hızlı ve büyük cezalar verilmeli ki, kimse bir daha yalan haberler söylemeye cesaret edemesin. Bu yapılmazsa 2025 sonu ve 2026'da her hafta onlarca yalan haber duymaya başlayabiliriz.

* Türkiye'de ceza alıp yurt dışına kaçanlar, daha sonra oralardan Türkiye'deki birilerini sosyal medyada kendilerine hakarete varan laflar söylenmesi için adeta kızdırma çalışmaları yapılıyor gibi. Daha sonra kaçan bu kişiler, Türkiye'deki kişilere kişilik haklarına hakaret edildi diye tazminat davaları açıyorlar. Adeta bunun üzerinden para kazanma durumları olabiliyor. Burada terslik var, neden mi? Önce kaçan kişi Türkiye'ye gelsin, cezası neyse onu çekmeye başlasın, sonra ne dava açacaksa açsın. Durum çok önemli olup, buna acil bir çözüm bulunmalıdır.

   NOT: Yargıtay, temyiz mahkemesi olarak ta bilinir halk arasında.

   Halkımızın arasında gördüklerimizi, duyduklarımızı, gözlemlediklerimizi ve olabilecek önerileri hazırladığımız yazımızın sonuna yaklaştık. Bundan sonrası değerli büyüklerimizin bunları okuması ve değerlendirmesidir.

   Bizler üzerimize düşeni yaptık, gerisi sizlerin gayreti ve Devletimizin alacağı kararlardır. Bu temennilerle hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwsozlukgovtr, wwwgooglecom, trcooltextcom (resim), haber izlenimleri, yeni yargı paketi meclis'e geliyor, yeni yargı paketi türkiye büyük millet meclis'e geliyor, MİLLETİMİZİN YARGI PAKETİNDEN ve DEVLETİMİZDEN BEKLEDİKLERİ, yeni yargı paketi açıklaması, yeni yargı paketi görüşmeleri, 9. yargı paketi, 9. yargı paketinde neler olmalı, yeni yargı paketi meclise geliyor, yargı paketi son dakika, yargı paketinde son durum, yargı paketi son durum, yargı paketi ne zaman çıkacak, yargı paketi resmi gazete, beklenen yargı paketi, yargı düzenlemeleri mecliste, yargı düzenlemeleri meclis gündeminde, ANALİZLER, yeni yargı paketinde neler olmalı.

Nedir bu bazılarındaki Suriyeli ve Arapları çekememezlik

   Dünyada ırkçılık üzerine geçen sene detaylı bir analiz hazırlamıştık. O yazımızda Dünya ve Türkiye ile ilgili olan bazı gelişmelerden bahsetmiştik. O yazımızı bu linkimizden şimdi tekrar bir okuyalım, sonra yeni konumuza başlayalım.

   Yazımızı okuyunca genel bilgileri tekrarlamış olduk. Şimdi son zamanlarda bizlere çok ilginç gelen bir durumu yazmaya başlayacağız.   

   Bazıları Suriyeliler, Araplar, Afrikalılar ve Ortadoğulular üzerinden milletleri küçümseme yapıp, neden bunlar Türkiye'de, neden buraya turist olarak geliyorlar dediklerini görünce onlara şaşırıyoruz. Nasıl olurda böyle derler. Çünkü dünyadaki herkes eşittir, ayrımcılık yapmamalıyız.

   Madem birileri ayrımcılık yapıyorsa, o zaman bizde yazmaya başlayalım.

Neden Çekememezlik

   KURTULUŞ SAVAŞI'NI NE KADAR BİLİYORSUNUZ?

   Ellerinizde on binlerce liralık akıllı telefonlar var ama hiç arama motoruna şunu yazdınız mı?

   ''Kurtuluş Savaşı zamanında hangi ülkeler bize savaş açtı?''.

   Ayrımcılık yapanlar bu soruyu akıllı telefonlarına sorup, cevabını bulamadılarsa (bulmak istemedilerse) biz cevabını 1 dakikada bulduk ve yazdık. Bakın kimler bizlere savaş açmış?

- İngilizler.

- Fransızlar.

- Yunanlılar.

- İtalyanlar.

- Ermeniler.

- Diğer gizli ittifak edenler.

   Ayrıca Balkan Savaşlarında kimler bize savaş açtı? Bunu da araştırabilirsiniz...

  BİLİYOR MUSUNUZ?

  Maraş nasıl Kahramanmaraş oldu?

  Antep nasıl Gaziantep oldu?

  Urfa nasıl Şanlıurfa oldu?

  CAN ALICI SORUMUZ

  Tam 105 yıl önce ülkemizi bölmeye gelenler arasında Suriyeliler ve Araplar yoktu. Aksine Çanakkale Şehitliğimizde bizim için savaşıp şehit olan Suriyeliler, Lübnanlılar, Filistinliler ve Iraklılar var. Bizlere o günlerde yardıma gelenleri şimdilerde bazıları yadırgıyor ama bizlere o günlerde kurşun sıkanlar, şimdilerde ise el üstünde tutuluyor. Gerçekten neler oluyor bizlere, bizler nereye gidiyoruz?

   Allah göstermesin yakında bir savaş çıksa Suriyeliler mi bizim yanımızda olur, yoksa önceden ülkemizi yıkmaya çalışan İngiliz, Fransız ve diğerleri mi? Bundan dolayı şu an vakit, iyi düşünme vaktidir.

   Tekrar hatırlamak için Çanakkale ile ilgili hazırladığımız analiz yazımızı tekrar bu linkten okumanızı tavsiye ederiz.

  SIRASIYLA DİĞER SORULARIMIZ

  1) Tarihte olan diğer olayları hiç araştırdınız mı? Araştırma yapıp öğrenmek iyidir, yoksa bizleri cahil bırakır. 

  2) Niçin sadece Suriyeli ve Araplara kafayı takıyorsunuz, nedir alıp veremediğiniz? Bu ülkeye hem turist hem de yatırım için gelen Almanlar, Rusyalılar, Ukraynalılar ve Avrupalılar var. Niçin bunlara 1 kelime bir şey demiyorsunuz yada diyemiyorsunuz da, sadece Suriyeli ve Araplara diyorsunuz?

  Önemli not: Bizler kimseye bir şey demenizi zaten istemiyoruz ama sabah akşam bir kaç ülke vatandaşına laflar söyleyip Avrupalılara sizler eleştiri yapmayınca, bu durum bizlerin çok garibine gitti ve sizlere sormak istedik.

  3) Başta Amerika ve İsrail olmak üzere bazılarının 8 yıllık rüyalarında olan bir harita var ve bunu yazı olarak hazırlamıştık. O yazımızı bu linkimizden tekrar bir okuyun, daha sonra sizlere sorumuz olacak.

  Evet yazımızı okuduğunuza göre sorumuzu yazalım. Dünyada savaş kapıda, bunun ne kadar farkındayız? 

  4) Amerika ve İsrail'e toz kondurmayanlar, sizlere bir çift sözümüz var. Sizler İsrail bize dokunmaz diye söylüyorsunuz. O zaman bizde size şunu diyelim, yarın bir savaş çıkarsa en ön safta sizler olmalısınız, nasıl olsa bize kurşun atmazlar diyorsunuz, tamam mı?

  5) Ayrıca savaşlar zamanında ya yurt dışına gidip yada kıyıda köşede durup, savaşa katılmayan zengin KAYMAKLI bir tabaka vardı. Bunlar yine savaş çıkarsa kıyıda dururuz diye düşünmüyorlar değil mi? Eğer savaş çıkarsa bu sefer önce Anadolu insanı değil, en başta böyle düşünenler savaşa en önde gitsin. Nasıl olsa sizler onlar için bizlere bir şey yapmazlar diyorsunuz, tamam mı?

   İnternette gördüğümüz bir resmide yazımıza ekliyoruz, resmin ön tarafına ve arka tarafa iyi bakar mısınız? Daha sonra resimle birlikte bu maddeyi iyi düşünür müsünüz?

Savaş sonu fotoğraf

  6) Araplar Avrupa ülkelerine milyarlarca dolar yatırım yaparken, kapıda karşılanır. Bizlerde ise niçin yatırım yapıyorlar deniyor. Bu durum sizce de garip değil mi?

  7) Ayrıca Avrupa marka diye bildiğiniz bir çok marka Arap sermayesine ya satıldı, yada ortak olundu. Ama siz bunları bilmiyorsunuz. Biraz araştırma yapar mısınız? 

   SONUCA DOĞRU

   Şunu hiç kimse asla unutmasın, Türkiye 85 milyondan ibaret değildir. Türkiye dünyada 70 ülke ve 2 milyar insanın abisi ve lideri konumunda görülmekte olup bu rakamlar ileride daha da artacaktır İnşaAllah. Yeter ki bizler bir olalım, iri olalım, diri olalım, kardeş olalım, hep birlikte dünyanın huzuru için büyük Türkiye olalım. Bu dileklerle hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwgooglecom, wwwxcom, wwwtrcooltextcom (resim), suriyeliler, araplar, NEDİR BU BAZILARINDA SURİYELİ VE ARAPLARI ÇEKEMEMEZLİK, türkiye'deki suriyeliler, türkiye'de yaşayan suriyeliler, türkiye'deki araplar, türkiye'deki afrikalılar, arap turizmi, arap turistlerin türkiye'ye ilgisi artıyor, arap karşıtı söylemler, arap turizm pazarı, türkiye'ye gelen arap turistler, arap turistler neden geliyor, afrikalı göçmenler, istanbul'da yaşayan afrikalılar, afrikalı göçmenler, türkiye'deki afrikalı mülteciler, türkiye'deki afrikalı göçmenler, körfez turisti, ortadoğulu turistler, suriyeli mülteciler, ANALİZLER, türkiye'deki suriyelilerin ülkelerine geri dönmesi.

Birleşmiş Milletler mi yoksa Birleşemeyen Milletler mi

   Kısa adı BM olan Birleşmiş Milletler Teşkilatı hakkında kısaca bilgi yazalım, sonra analiz yazımıza geçeriz.

  BM HAKKINDA

- 24 Ekim 1945 tarihinde resmen faaliyete geçti.
- Merkezi New York / Amerika'dadır.
- BM Güvenlik Konseyi'nin 5 daimi üyesi vardır.
- BM'nin toplam 51 kurucu üyesi vardır.
- BM'nin toplamda 193 üyesi vardır.
- Türkiye kurucu üyelerdendir.

- Türkiye 1945 yılında üye olmuştur.

- Daimi üyeler Amerika, İngiltere, Çin, Rusya ve Fransa'dır.

  BM'NİN AMAÇLARI NEDİR

- Dünyada savaşları önlemek.

- Dünyada barışa olabilecek tehditleri engellemek.

- Dünyadaki ülkelerin arasında dostluk ilişkileri kurmak.

- Uluslararası ekonomik işbirliklerini sağlamak.

- Uluslararası alanda sosyal işbirliklerini sağlamak.

Birleşmiş Milletler 

  BM'YE ÜYE OLMAYAN ÜLKELER

- Filistin.
- Kosova.
- Tayvan.
- Vatikan.
- Kuzey Kıbrıs Türk cumhuriyeti.
- Abhazya.
- Sahra Demokratik Arap Cumhuriyeti.
- Somaliland.
- Transdinyester Moldova Cumhuriyeti.

- Güney Osetya Cumhuriyeti.

  BM'NİN ANA ORGANLARI NELERDİR

- Genel Kurul.
- Güvenlik Konseyi (BMGK).
- Ekonomik ve Sosyal Konsey (EKOSOK).
- Vesayet Konseyi.

- Uluslararası Adalet Divanı ve BM Sekretaryası.

  Yukarıda BM'yi detaylıca yazdık. Bu detaylara bakınca BM dünyanın hâkimi, koruyucusu ve bekçisi gibi görülüyor. Herkesin güven ve huzurunu sağlayan bir teşkilat gibi anlaşılıyor. Peki gerçekte öylemi?

  BM GERÇEKTEN NE İŞE YARARSIN

- Bosna'da binlerce kişi öldürülürken neredeydiniz?

- Irak'ta binlerce kişi öldürülürken sesiniz niye çıkmadı?

- Suriye'ye Amerika girerken ne yapıyordunuz?

- Afganistan'da olanları hiç mi görmediniz?

- Gazze'de 11 ayda 40.000 insan şehit oldu, neredesiniz?

- Gazze yıkıldı, gözleriniz kör mü?

- Gazze'ye tonlarca bomba atıldı, nerde hâkimliğiniz?

- Gazze'de bebekler öldürüldü, hani siz dünyanın bekçisiydiniz?

- İsrail'den niçin korkuyorsunuz?

- Yada İsrail sizleri para ve güçle tehdit mi ediyor?

  GAZZE'Yİ NİÇİN ÖZGÜR YAPMIYORSUN BM

  Gazze'nin özgür olması için BM Güvenlik Konseyine gelen teklifin 5 daimi üye tarafından onaylanması (veto edilmemesi) gerekiyor. Bu 5 üyenin hepsi niçin kabul etmiyor, içlerinden 1 veya ikisi veto ediyor?

  Eğer 5 üye veto etmezse, konseye gelen teklif oylanır. Konseyde 193 üyeden 2/3'ü onaylarsa, Gazze özgür olur. Ama bir türlü 5 üye kabul etmiyor, baş elebaşı Amerika, neden etmiyor?

  Siz bakmayın Amerika'nın yaptığı süslü edebiyatlara, dünyaya hikaye anlatır. Daha sonra veto eder. Bunu herkes bilsin, zaten Amerika dünyadaki milyonlarca kişinin ahını aldı. Bu ahlar günün birinde Amerika'dan çok kötü çıkar. Amerika Gazze'ye limanlarla sözde yardım edecekti ama biz martta bunun arka perdesini yazmıştık. O yazımızı bu linkimizden tekrar okursanız, Amerika'nın gerçek niyetini ve yüzünü görmüş olursunuz. 

  SORUYORUZ BİRLEŞEMEYEN MİLLETLERE

  Ey BM, adın Birleşmiş Milletler ise niçin Gazze konusunda BİRLEŞEMİYORSUNUZ. 11 aydır İsrail'in mazlumları öldürmesini niçin beklediniz? 25 Eylül 2024 günü çok düşünüp, size yeni bir isim bulduk. Bundan sonra en iyisi sizin adınız Birleşemeyen Milletler olsun, nasıl teklifimiz?

  BM BUNDAN SONRA NE YAPMALI

- Bu saatten sonra BM'nin yapacağı en iyi iş kendini feshetsin. 

- Veya 5 daimi üye sayısını 30'a çıkarsın, onay 1/2 çoğunlukla alınsın.

- Yada illa 5 daimi üye olacaksa kalan 188 ülke istifa etsin, 5 üye baş başa kalsın.

  DÜNYADAKİ İNSANLAR NE DÜŞÜNÜYOR

- İnsanlar BM'yi bu hali ile dışı dolu, içi BOŞ bir küre gibi görüyor.

- Birleşmiş Milletler kağıt üzerinde yılda bir toplanılan ve çay saatinin yapıldığı bir salon gibi görülüyor.

- Sizlere göre 5 dünyadan büyüktür, ama insanlara göre dünya 5'ten büyüktür. 

- Birleşmiş Milletler diye bir teşkilat kalmadı gibi, ciddiyeti bitti, hep hikaye deniliyor artık.

- Toplanmalarına gerek yok, kendileri söylüyor, kendileri dinliyor ama olanları görmüyorlar deniliyor.

- BM hükmünü kaybetmiştir.

  AKLIMIZA TAKILAN DELİ SORULAR

  1) BM'nin logo renkleri niçin İsrail bayrak renkleri gibi? Baya merak ettik bunu.

  2) BM toplantıları niçin sadece New York'ta yapılıyor eylül aylarında, her sene 5 daimi ülkenin birinde niçin yapılmıyor?

  SONUÇ

  Bu dünya daha zulüm ve soykırımları kaldıramaz. O yüzden BM'de bittiğine göre (kağıt üzerinde var) bizler dünyadaki diğer birliklere üye olmamız lazım. Nedir bunlar;

- BRICS.

- ASEAN (Güneydoğu Asya Ülkeleri Birliği).

  KESİN SONUÇ

  Daha önceden de yazdığımız gibi dünyada 70 ülke ve 2 milyar insan Türkiye'nin liderliğini ve abiliğini bekliyor. O yüzden ileride bizler KIZILELMA BİRLİĞİ'Nİ kurmalıyız. Bununla ilgili detayları 3 yıl önceden yazmıştık. O yazımızı bu linkimizden okursanız, tüm detayları öğrenmiş olursunuz.

  Dünyaya huzur ve sağlıklar gelmesi dileklerimizle yazımızı sonlandırıyoruz. Bu yazımızı tanıdığınız herkese direkt mesaj olarak linkini gönderirseniz, onlarında gerçekleri öğrenmesine sebep olursunuz. Şimdiden hepinize teşekkür eder, Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwmfagovtr, wwwgooglecom, wwwunorg, bm kaç yılında kuruldu, bm kaç ülke var, bm'de kaç ülke var, bm kaç üyeden oluşur, bm logo, bm logosu, birleşmiş milletler logo, birleşmiş milletler logosu, united nations, birleşmiş milletler nedir, bm nedir, bm ne işe yarar, bm ne yapar, bm kaç üyeli, bm 5 daimi üyeleri kimlerdir, bm'nin kaç üyesi var, bm'nin kurucu üye sayısı nedir, birleşmiş milletler'in ana organları nelerdir, birleşmiş milletlerin ana organları nelerdir, dünya beşten büyüktür, birleşmiş milletler üye ülkeleri sayısı, birleşmiş milletler kurucu üyeleri kaç tane, birleşmiş milletler amacı nedir, BİRLEŞMİŞ MİLLETLER Mİ, birleşmiş milletler hangi ülkede, BİRLEŞEMEYEN MİLLETLER Mİ, birleşmiş milletler logo, bm ne zaman kuruldu, bm hangi yılda kuruldu, bm daimi üyeleri, 5 daimi ülke, BM Güvenlik konseyi, türkiye bm'ye ne zaman üye oldu, türkiye birleşmiş milletlere ne zaman üye oldu, birleşmiş milletler üye devletleri sayısı, birleşmiş milletlere üye olmayan ülkeler, bm'ye üye olmayan ülkeler, bm ye üye olmayan ülkeler, bm de hangi ülkeler yok, birleşmiş milletler tarihi, birleşmiş milletler kuruluş tarihi, birleşmiş milletlere kaç ülke üye değildir, birleşmiş milletler üyeleri kimlerdir, birleşmiş milletler amblemi, birleşmiş milletlerde kaç ülke var, birleşmiş milletler ne işe yarar, bm üye sayısı, birleşmiş milletler kimlerdir, bm kurucu üyeleri, ANALİZLER, birleşmiş milletler logosu.

Devletimizin SESSİZ büyük devrimi, OKULLAR yenileniyor

   Devletimiz son yıllarda sessizden Türkiye'nin her il ve ilçesinde büyük devrim yapmaktadır. Nedir bu diye sorarsanız, cevap okullardır.

  NASIL DEVRİM OLUYOR

- Son 4-5 yıldır ülkemizde binlerce okul depreme karşı denetlendi.

- Bu denetlemede orta dayanıklı olanlar, güçlendirilmeye başlandı.

- Az dayanıklı olan okullar ise yıkılıp, yerine yenisi yapılmaya başlandı.

  Türkiye çapında olan bu binlerce okulu yenilemek hem zaman, hem de büyük bütçeler gerektirmektedir. Yaklaşık olarak okul başına güçlendirmeler 20-30 milyon, yeni bina yapımı ise 70-100 milyon TL arasıdır. Devletimiz konu öğrenciler olunca bunları dert etmeden yapmaya devam etmektedir.

   Ayrıca eskiden okul fişleri ile eğitim vardı, şimdi ise elektronik akıllı tahtalar var sınıflarda. Bu çok büyük bir nimettir, öğrencilerimiz için.

Okul yenileme ve Güçlendirme

  OKULLAR ÜZERİNDEN MUHALEFET

  Okulların depreme karşı güçlendirilmesi veya yenilenmesine herkesin teşekkür etmesi gerekirken bazıları bunu seçim zamanlarında bir kozmuş gibi kullanmaktaydı. Mesela 2024 belediye seçimlerinden 20-25 gün önce duyduğumuz bir konuşma bizleri üzmüştü. Konuşmada şunlar deniyordu:

- Hükümet okulları yıkıyor ama yenilerini hemen yapamıyor. Okullar kalabalık, yıkılan okulların öğrencilerini başka okullara yönlendiriyor diye hükümeti eleştiriyordu.

  MUHALEFETE SORUYORUZ

- Dünyada korona oldu, bir sürü sıkıntılar oldu, bunu niçin demiyorsunuz?

- 2023 şubatta büyük deprem oldu, buralara bir çok masraflar oldu, bunu niçin söylemiyorsunuz?

- Devletimiz bu kadar zorluklara rağmen okulları yenilemeye çalışıyor. Siz teşekkür edeceğine, niçin eleştiriyorsunuz?

- O zaman soralım, sizin belediyeler Türkiye'de kaç tane okul yeniledi?

- Her şeyi bırakalım, belediye seçim zamanı bu eleştiriyi niçin yaparsınız? Bu hükümet ve milletvekili seçimi değil ki.

- Ayrıca okul birleştirmeleri geçici bir durum, okullar yapılırken öğrenciler 1 sene başka okullara nakledilir.

- Yeni okullar yapılınca, öğrenciler kendi okullarına geri döner.

- Siz bir okulun 2 ayda yapılacağını zannediyorsunuz, bu nasıl oluyor söyler misiniz?

- Kendi dairenizi tadilat yapmaya kalksanız en az 2 ay sürer, değil mi?

- Bir okul güçlendirmesinin yapımı 4-6 ay arası sürer, bunu duymuş muydunuz?

- Bir yeni okulun yapımı en az 12-15 ay arası sürer, bunu biliyor musunuz?

- Biliyorsanız niçin hükümeti eleştiriyorsunuz, bilmiyorsanız o zaman durum daha vahim.

- Söyler misiniz, ülkenin geleceği için hangi projeleriniz var?

- Yapacağız, edeceğiz cümlelerinizi sormuyoruz, hazır sunum şeklinde reel ne projeleriniz var?

   Merakla bekliyoruz projelerinizi, umarım kısa sürede görürüz.

   Bu yazımızı niçin yazdık

   * Çünkü a'dan z'ye her yapılan projeleri eleştiren bir muhalefet var Türkiye'de. Bir şeyi eleştirmek kolay, önemli olan sizler bugüne kadar neler yaptınız ve ileride neler yapacaksınız? Yapacaklarınızı teknik dosya ve slayt gösterileriyle açıklamanızı bekliyoruz. 

  * En son okullar üzerinden televizyonda dijital algılar yaptığınızı gördüğümüz için, bizler bu yazımızı hazırladık.

   Unutmayınız, Türkiye 85 milyondan ibaret değildir. Türkiye dünyada 70 ülke ve 2 milyarın takip ettiği büyük bir ülkedir. Böyle büyük ülke, büyük projelerle büyümesine devam eder. Daima büyümek dileklerimizle herkese Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwgooglecom, haber izlenimleri, gözlemler, wwwmebgovtr (resimler), DEVLETİMİZİN SESSİZ BÜYÜK DEVRİMİ, okul güçlendirme, OKULLAR YENİLENİYOR, okul güçlendirme ve yenileme çalışmaları, okul güçlendirmesi, YAPILAN YATIRIMLAR, okul yenileme projesi, okul yenilendi, okullar yıkılıyor yenisi yapılıyor, okullar neden yıkılıyor, yıkılacak okullar, okul yenilemesi, okul yenilenmesi, okulların yenilenmesi, okulların güçlendirilmesi, okul tanıtım yazıları, okul yenilenecek, depreme dayanıklı okul, okul binaları deprem güçlendirme, okullarda güçlendirme ve onarım çalışmaları, deprem güçlendirme çalışmaları, okulda yenileme çalışmaları sürüyor, güçlendirme ve yeniden yapım çalışmaları, okul binalarının yenilenmesi, depremde hasar gören okullar yenilenecek, okulu güçlendirdik, depreme dayanıklı okullar, okullar depreme dayanıklı ve güvenli, okullar depreme dayanıklı mı, okullar depreme dayanıklı hale getirildi, okullar depreme ne kadar dayanıklı, okullar depreme dayanıklı hale getiriliyor, ANALİZLER, okul yenileme projeleri.

Lübnan'da patlatılan çağrı cihazları ve Teknoloji güvenliği

   Bu analizi hazırlamayı Ekim 2023'te boykot başladıktan sonra, çok detaylı olarak düşünüyorduk. Dün Lübnan'da eş zamanlı olarak çağrı cihazlarının patlatılması olayını görünce, aylardır aklımızda olan düşünceleri yazmaya karar verdik.

   Lübnan Asya Kıtasında yer alan bir Ortadoğu ülkesi olup başkenti Beyrut'tur. Lübnan telefon kodu +961 veya 00961, Lübnan plaka kodu ise RL'dir. 

   Yazımıza başlamadan önce 4 ay evvel hazırladığımız, her şeye neden AKILLI deniyor yazımızı bu linkimizden tekrar okumanızı tavsiye ediyoruz. Bu yazımızı okuduktan sonra yeni yazımızı düşünmek, daha bir anlamlı olacaktır hepimiz için.

   LÜBNAN'DA NELER OLDU

   Lübnan Sağlık Bakanlığı'nın yaptığı açıklamada;

   ''Ülke genelinde pager çağrı cihazlarının aynı anda patlaması sonucu 9 kişi öldü, yaklaşık 3000 civarı insan ise yaralandı''.

   Bu haber dünyada yayılmaya başlayınca herkesi bir tedirginlik aldı. Aynı anda bu patlama nasıl olabildi? Bataryalar bombaya dönüştürülebilir mi?

   Bu haberi duyunca bizler biraz düşündük ve X hesabımızdan da şu paylaşımı yapmıştık:

   ''Tahminimizce bu cihazlar üretilirken, içine bilerek mini bomba kondu. Sonra baz istasyonundan sinyallerle bu bir anda aktif hâle getirildi, bu alanda tüm ürünlerimiz yerli olmalı''.

Lübnan patlama

   TEKNOLOJİ İLE NE KADAR GÜVENDEYİZ

   Bu soruya önceden çoğu kimse evet güvendeyiz diyordu ama son Lübnan patlaması ile kafalar karıştı. Çünkü teknolojinin çok kullanılmasının avantajlarından belki daha fazla, dezavantajlarının olduğu görülmeye başlandı, nasıl olduğunu bazı örneklerle yazalım.

- Telefonla her yerden birilerine ulaşabiliyorsunuz ama birileri sizi kolay takip edebilir.

- Bilgisayarınızla tüm işleriniz kolaylaşabilir ama birileri bilgisayarınızı hacklerse, tüm dosyalarınız kaybolabilir.

- Görüntülü görüşme ile binlerce kilometre uzaktaki yakınlarınıza saniyeler içinde ulaşabilirsiniz ama birileri sizlerin konumuna ulaşabilir.

- Arabalar akıllanıyor ama bu çok sağlıklı mı diye sormak isteriz. Çünkü akıllı arabanın direksiyonuna başkaları hükmederse, neler olur biraz düşünün.

 - Evleriniz çok akıllı olabilir ama birileri bu akıllı yönetim sistemine girip, yangın çıkartırsa ne olur?

- Sağlık cihazlarının çok akıllı olması iyi görünüyor ama birileri mesela kalp pillerine müdahale edebilir mi diye düşünüp, nasıl önlem alınıyor acaba?

- Devletlerin büyük yatırımlarına karşı çok güçlü kendi siber korumaları olmazı lazım. Yani işin başı yerli üretim ve yerli yazılımlardan geçiyor. Ya kendiniz yapacaksınız bunları, yada çok güvendiğiniz bir ülkeden alacaksınız,  yoksa Lübnan'da olan durumlar her ülkenin başına gelebilir. 

  UYANIK OLMA VAKTİ 

  Bu saatten sonra artık herkes çok uyanık olmalıdır. Büyük paralar verip aldığımız ürünler belki bizim sağlığımıza veya yaşamımıza zarar verebilir. Çok basit bir kaç örnek yazmak istiyoruz.

* Çok ünlü marka telefon kullananların çoğu şunu söyler, bu telefonlar çok korumalı, kimse telefonlara sızamaz. Bizde bunu diyenlere yıllardır şunu söylüyoruz, sızmalarına gerek yok. Çünkü kayıtlar Amerika'da, onlar istediği an girip görürler her şeyi. Sizin ruhunuz bile duymaz.

* Aynı şekilde çok ünlü marka tablet kullananlarda aynı durumları diyor, bizler yine aynı cevabı veriyoruz.

* İsrail markalı hazır yiyeceklerden uzak duralım. Bugün çağrı cihazını patlatanlar hazır gıdalara, bizi hasta edici katkı maddeleri koyamazlar mı?

* İsrail markalı deterjanlardan uzak duralım, direkt elbiselerimiz yıkanıyor. Belki vücudumuza zarar verebilecek katkı maddeleri ekleyemezler mi?

* İsrail markalı diş macunlarından uzak duralım. Dişlerimiz sağlıklı olsun diye kullandığımız bu macunlarda belki bize zarar verecek gizli katkı maddeleri var, olamaz mı?

* Bu saatten sonra windows yazılımdan uzak olmamız gerekir, bunun için Devletimiz Pardus yazılımını hızlıca güncelleyip, tüm Türkiye'de başta Devlet dairelerinde olmak üzere, herkese önermeli ve kullanmalıdır.

* Güney Kore F-35 uçak aldı ama her sabah Amerika uçuş için şifreli kod veriyormuş. Şifre gelmezse devasa paralar verilen uçak, çalışmaz. Bu duruma güler misiniz, ağlar mısınız?

* Bizim yerli ihalarımız yokken heronlar almıştık ama görüntüler canlı gelmiyordu, dolayısı ile bizim işimize yaramadı. Belki de bizim askerlerin videolarını çekip, terör örgütlerine konumlarını gönderdiler.

* Bunlar gibi yüzlerce örnek yazılabilir, gerisini sizler düşününce kolayca bulacaksınız zaten.

  Yıllar önce dünya nüfusunun 6-7 milyar olması çok fazla, 500 milyona inmeli diyenler vardı değil mi? Şimdi bu olanlarla, o sözü diyenleri birlikte düşünün. Ayrıca son aylarda 3. dünya savaşı her an kapıda söylemlerini. Hepsini birlikte düşünün, ona göre kararı sizler veriniz.

   İSRAİL'İN EN BAŞARILI OLDUĞU KONU

   Dünyada İsrail'in en başarılı olduğu konu, başka ülkelerden kendilerine kolayca ajan bulabilmesidir. Bunu yaparken para ve gücün kuvvetini kullanmaktadır. Bu Lübnan saldırısında İsrail, acaba kimleri ajan olarak kullandı? Bu sorunun cevabı iyice bulunmalı.

   Bu ajanlık durumuna karşı tüm ülkeler gençlerine Vatan, Millet ve Bayrak sevdasını iyice anlatmalı. Paranın her şey olmadığı iyice öğretilmelidir. Böyle olursa İsrail dünyadan kolay kolay ajan daha bulamaz.

  BÜYÜK AMAÇ;

  Dünyaya büyük korku verip, insanları tedirgin ederek bir bakıma kontrol altına almak. Yani 3-4 yıldır yazılarımızda bahsettiğimiz robotik insanlık için çalışıyorlar. Bu robotik insanlık hakkında 2021 yılında bir yazımız vardı. O yazımızı bu linkimizden okursak, günümüzde olanlar daha kolay anlaşılabilir. 

  SONUÇ;

  Türkiye'de uçak, siha ve buna benzer teknoloji üretenleri birileri küçümsemeye devam ederse, yarın bir savaş çıktığında bizleri HEYKEL eserleri yaptık diyenler mi koruyacak? Yoksa teknoloji ürünleri yapanlar mı? Bunu anlamak için Azerbaycan ve Ukrayna'da olanları kısaca bir hatırlayınız deriz.

   Teknofest yarışmalarının önemi Lübnan patlaması ile daha iyi anlaşıldı. Çünkü burada yüzbinlerce gencimiz ülkemiz adına ürün çalışmaları yapıyor, yazılımlar hazırlıyorlar. Bunlar ileride bizi dünyada daha büyük yerlere getirecektir. Birilerinin sabah akşam bunlara saldırmasının altında neler var acaba? Bunun cevabını sizler daha iyi biliyor ve görüyorsunuz.

  Ayrıca İsrail'in ürünlerinden uzak duranlar, bu saatten sonra hem güvende olur, hem de sağlıklı olur.

  Son olarak şunu diyelim, 2021 yılında bir yazı hazırlamıştık 2028 yılı için. O yazımızı bu linkimizden tekrar bir okuyun, sonra tüm yazımızı ve dünyada olanları birlikte değerlendirin.

   ACİL ÖNERİMİZ

   Yerli telefon ve bilgisayarlarımızı acil yapmamız gerekir. Bu saatten sonra yabancı markalara olan güven azaldı, devletimiz arabada olduğu gibi bu konuda da liderlik yapmalıdır. Tasarım ve yazılımları ile kendimize ait ürünlerimizi yapmak için hemen çalışmalara başlanılmalıdır.

  SON BOMBA SORUMUZ

  2020 yılında Lübnan Beyrut Limanı'nın patlaması ile dünkü patlamayı bir düşünün, kafanızda neler çağrı yapacak. Büyük oyunun hamleleri bu limanla başlamış olabilir mi yıllar önce?

  Sağlığımız ve hayatımız için boykot ve cihada devam edelim. Böylece hem maddi, hem de manevi olarak kendimizi ve ailemizi korumuş oluruz.

  Sağlıklı ve huzurlu ömürleriniz olması dileklerimizi sunar, başka yazılarımızda görüşmek üzere hepinize Saygı ve Selamlarımızı sunarız...

   Kaynaklar; wwwearthgooglee, wwwgooglecom, haber izlenimleri, gold apollo şirketi, LÜBNAN'DA PATLATILAN ÇAĞRI CİHAZLARI, Lübnan liman patlaması ne zaman, TEKNOLOJİ GÜVENLİĞİ, Lübnan'daki liman patlaması, pager çağrı cihazı ne işe yarar, pardus nedir, lübnan çağrı cihazları nasıl patladı, lübnan çağrı cihazlarının patlaması, çağrı cihazı, lübnan nerenin, lübnan nerede,lübnan başkenti neresidir, lübnan'ın başkenti, lübnanın başkenti, beyrut nerede, beyrut nerenin başkenti, lübnan patlaması neden oldu, lübnan'da hangi marka cihazlar patladı, lübnan'da hangi cihazlar patladı, lübnan'da patlayan telsizler hangi marka, patlayan telefonlar ne marka, lübnan'da korkutan patlama, lübnan'daki patlamalar nasıl oldu, lübnan'da ne oldu, çağrı cihazları nasıl patlatıldı, çağrı cihazı saldırıları, lübnan'daki çağrı cihazlar, lübnan çağrı cihazı patlamaları, lübnan'daki toplu çağrı cihazı patlamaları, lübnan'daki çağrı cihazlarının patlaması olayı, lübnan'da çağrı cihazları nasıl patlatıldı, ANALİZLER, Lübnan Beyrut Liman patlaması.